Her bayram öncesi yazılarımız genellikle bayramlarla, daha doğrusu bayram ekonomisiyle ilgili olurdu. Canlı hayvandan giyim ürünlerine, ulaşımdan şekerlemeye kadar bir dizi ürünün sayesinde iç talepteki canlanmadan bahsederdik. Oysa bu bayramda deyim yerindeyse 'bayram süresince diken üstünde oturacaklar' için kurların nasıl bir seyir izleyebileceği konusunda yazmak zorunda kalıyoruz.
Kurların yükselmesi ya da aşağı doğru gelmesi aslında normal bir hareket ve piyasa dinamiklerine de o kadar uygun. Ancak sorun olan bu hareketlerin makul sınırların katbekat dışına çıkması. Zaten piyasa aktörleri nezdinde alt ve üst sınırların kaybolmuş olması en istenmeyen durumdur.
Birkaç hafta önce bizzat yaşadık.
4.90'lar civarındaki dolar çok kısa süre içinde 7'leri aştı. Sadece 1 hafta içinde yüzde 50'ye yakın kurlar yükselmiş.
Birçok telefon geldi. Arkadaşlar dostlar soruyorlar; 'dolar 8-9 liranın üzerine çıkacakmış, ne diyorsun?' Hiç olacak şey mi? Amerika ile yaşanan siyasi gerginlik öncesi hangi seviyelerde ise ya da biraz üstünde bir düzeyde olması gerekir.
Üstü tamamen köpük etkisi gibi yanıtlar vermeye çalıştım.
BU KADARI BEKLENMİYORDU
Dış borç stokunun yüksek seviyelerini koruması, cari açığın finansmanı ve enflasyonun yüksek seyri gibi faktörler hem kurlar hem de faiz oranları üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturuyordu.
Kur faktörü bir de FED'in aldığı aksiyonlar ve bazı jeopolitik risklerden etkileniyordu. Kısacası mevcut iç ve dış ekonomik konjonktür gereği kurların hafif yukarı yönlü hareketini bekliyorduk.
Ancak bu kadarı kesinlikle hiç bir piyasa aktörünün ve reel kesim temsilcisinin aklının ucundan geçmiyordu.
Aslında sıkıntılı olan unsur şu; Sade vatandaşın bile kurların çıkacağı üst makul sınırlarla ilgili mantıklı tahminini, her seviye olur düşüncesi ile revize etmiş olması yani her seviyeden dolar alınabilir kıvamına gelmesi ve daha da önemlisi çok kısa sürede kurların yüzde 50 gibi çok yüksek oranda artabiliyor olması.
Demek ki alınan ve alınacak önlemler kadar beklenti yönetimi de hayati önem taşıyor.
Hızlı bir şekilde yeniden gerek sade vatandaşın, gerekse piyasa aktörlerinin zihinlerinde yeniden kurların çıkabileceği üst sınırın kalın çizgilerle çizilmesi kritik önem taşıyor.
NORMALLEŞME ÖNEMLİ
Bayram süresinde aklımızdan "Amerika'nın kabul edilmez yaptırımlarına yenisi eklenir mi?" sorusu geçecek. Her haddi aşan yaptırım ister istemez kurları zorluyor. Yabancı sermaye algısını ne yazık ki negatif yöne çekebiliyor.
Aynı zamanda bu hafta dış gündem de yoğun olacak. Federal Açık Piyasa Komitesi'nin son yaptığı toplantı tutanakları açıklanacak. FED Başkanı Powell Jackson Hole da konuşma yapacak.
Vereceği mesajlar, faiz artırımına yönelik sinyallerde kurlar üzerinde etki yaratacak.
Şimdi yazımı kaleme alırken bir taraftan da kurları takip ediyorum. Yine bir hareketlilik başladı dolarda... 5.98'den bir buçuk saat içinde 6.10'lara geldi.
Yüzde 2 gibi bir artış olmuş. Görüldüğü gibi yukarı yönlü potansiyel halen mevcut... Bu yüzden diplomatik açıdan çözüm yollarının etkisiz kalmasının ekonomik önlemlerle kapatılması gerekiyor.
Umarız Amerika yaptığı hatayı kabullenir ve iki ülke arasındaki ilişkiler yeniden normalleşir. İşte o zaman kurlar da olması gereken seviyelerine doğru gelir.
İyi bayramlar...