Kurları baskılamaya yönelik önlemler
Eylül ayında Para Politikası Kurulu'nun politika faiz oranını aşağı çekmeye başlamasıyla ivmelenen kur artışı son haftalarda tam anlamıyla zirve yapmıştı. TL'deki değer kaybının günlük yüzde 8'lere kadar tırmanması daha doğrusu psikolojik açıdan kontrolden çıkması sonucunda TL'den dövize olan para ikamesini frenleyecek önlemler alındı ve kamuoyu ile paylaşıldı.
Önlemlerin başında "kur korumalı vadeli TL mevduat hesapları" geliyor. Sistem şöyle çalışacak. Bankada hesap açtırmış bir gerçek kişi TL vadeli hesapları üzerinde başta mutabakata vardığı faiz oranı kadar getiri alacak.
Hesap sahiplerine verilecek faiz oranının alt sınırı Merkez Bankası'nın her ay karar verdiği "politika faiz oranı" olarak belirlenmiş. Bankalar politika faiz oranının üzerinde faiz oranı verebilirler ancak bu oranının altına inemeyecekler.
STOPAJ ALINMAYACAK
Vade süresince verilecek faiz oranı ile vade süresince kur değişim oranı karşılaştırılacak ve yüksek olan getiri mevduat sahibine verilecek.
Yani değişken getirili mevduat hesabı gibi düşünebiliriz.
Müşteri bilecek ki TL'de kaldığı sürece kurlardaki değişimden mahrum kalmamış olacak. Buna fırsat maliyeti diyoruz. Yani vazgeçilen ikinci tercihin maliyeti sıfırlanacak bu hesaplar ile.
Kur değişim oranı hesaplanırken Merkez Bankası'nın saat 15'te biten döviz piyasası işlemlerine göre saat başı ortalamalardan elde ettiği alış ve satış kurları baz alınmayacak, bunun yerine kur farkı hesaplamaları için Merkez Bankası özel olarak her gün saat 11.00'de döviz alış kurunu yayınlayacak.
Hatta ben yazımı kaleme alırken 23 Aralık tarihi için geçerli olacak ilk kuru duyurmuştu. Dolar için kur 11,6399 düzeyinde belirlenmiş.
Açıklanacak kurlar baz alınarak vade sonunda gerçek kişiye taahhüt edilmiş faiz oranı kur değişiminin altında kalması durumunda oluşabilecek fark hesabına TL cinsinden yansıtılacak.
Uygulamanın kapsamı 3 aylık vadeden başlıyor ve 6, 9 ve 12 ay vadelere kadar çıkıyor. Vadeden önce çıkış olursa normal vadeli hesaplarda olduğu gibi sadece vadesiz faiz oranı kadar getiri söz konusu olacak.
Bu hesaplara Maliye tarafından teşvik öngörülmüş.
Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat ürününe stopaj uygulanmayacak. Uygulanmaya yönelik bir kaç noktanın altını çizelim.
Birincisi yüzde 62 ağırlığa sahip döviz tevdiat hesaplarından bu hesaplara geçiş ve hesabı olmayıp döviz alma potansiyeli olanların sisteme girişlerinin sağlanması için güven unsurunun verilmesi gerekiyor.
Yani zamanla etkilerini görebileceğiz. İkinci ve daha önemli nokta ise politika faiz oranlarının aşağı çekilmesi ve kurların özellikle dış faktörlere bağlı olarak yükselmesi durumunda aradaki fark açılacağından Hazine'ye binen yük artabilecek.
RİSKTEN KURTULACAKLAR
Diğer bir önlem ise dış ticaretçilere vadeli döviz satışı... Malum özellikle vadeli satış ya da alışlarda ithalatçılar kurların yükselmesinden ihracatçılar ise kurların düşüşünden olumsuz etkileniyorlar. Söz konusu bu kur riskini de devlet üstleniyor vadeli işlemler ile. BİST bünyesinde bulunan VİOP'da TL uzlaşmalı 1 ve 3 ay ileri tarihli döviz satışı yapılacak.
Dış ticaret firmaları bankalar kanalıyla bu piyasada ileri tarihli kurlarını sabitleyerek kur riskinden kurtulacaklar.
Zaten doğası gereği vadeli işlem sözleşmeleri ileriye yönelik kur belirsizliğini ortadan kaldırıyor. Ancak bugünden anlaşılan kur ile o tarih geldiğinde gerçekleşecek kur arasındaki fark teknik tabirle baz riski ne yazık ki geçerliliğini koruyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- FED’den beklenen kararlar (19 Aralık 2021)
- Merkez bankaları için kritik hafta (15 Aralık 2021)
- Yatırım araçları arasında Ekim’den sonra fark açılmış (11 Aralık 2021)
- FED’in şahinleşmeye başlaması kripto paraları da etkiliyor (07 Aralık 2021)
- Merkez Bankası’nın müdahalesi etkili olur mu? (03 Aralık 2021)