• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Türkiye var olmayı seçti ERHAN GÜLENÇ

Türkiye var olmayı seçti

erhan.gulenc@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 29 Temmuz 2017, 20:41

Türkiye'nin önünde iki seçenek vardı.
Ya kendi ayakları üzerinde duracak ve kendi kararlarını kendisi verip, var olacaktı ya da dış güçlerin boyunduruğu altında kalacak ve yok olacaktı. Türkiye, var olmayı seçti. İşte Batı'da Türkiye aleyhine oluşturulan havanın ve yürütülen kampanyaların sebebi de bu. Türkiye'nin "var olma" kararı ve bu yönde attığı adımları hazmedemiyorlar. İstiyorlar ki, Türkiye eskiden olduğu gibi ne derlerse onu yapsın.
Türkiye de, bu hazımsızlık ve kampanyalara inat var olmanın gereklerini her alanda yerine getiriyor. Bu alanların başında da son 10 yılda 44 milyar dolar ithalat yapılan ve cari açığın en büyük kaynağı olan enerji sektörü geliyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, her gün milli enerji ve madencilik politikası çerçevesinde yeni bir gelişmenin müjdesini veriyor. Bu adımlara şahit olmak da Türk halkı olarak açıkçası gururumuzu okşuyor.

Yıl sonuna kadar Akkuyu Nükleer Santrali'nin temeli atılacak ve ilk reaktör 2023'te devreye alınacak. Ardından, Sinop'ta da bir nüklüer santral kurulucak.
Hedef, 2030'a kadar 3'cüsünü de tamamlamak.
Bu adımlar birilerini çok rahatsız ediyor. Geçtiğimiz günlerde Avrupa Parlementosu'nda AB'nin Türkiye ile müzakerelerini sona erdirmesi talep edilen kararı alırken Türkiye'nin Akkuyu Nükleer Santrali'nden vazgeçmesini isteme küstahlığını bile göterdiler. Temel atma törenine doğru yine 'çevre duyarlılığı' adı altında eylemlerle Türkiye'yi engellemeye çalışacaklarını öngörmek için kahin olmaya da gerek yok.
Ama nafile. Türkiye, artık böyle oyunlara pabuç bırakacak bir ülke değil.

Öte yandan eskiden olduğu gibi Türkiye'nin rüzgarı da boşa esmeyecek.
Ardı ardına devreye sokulan rüzgar enerji santrallerinin ardından bu hafta yapılan Rüzgar Enerjisi Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ihalesine sektörde dünyanın en büyük 8 şirketinin yer aldığı konsorsiyumlar teklif verdi.
Üstelik, bu tekliflerin 4'ü Türkiye'nin "var olma" kararının en çok hazımsızlık yaptığı ülkelerin başında yer alan Almanya merkezli şirketlerden geldi.

Türkiye'nin yürüttüğü millileşme sürecinde önemli bir karar daha alındı.
Bakan Albayrak, müzakerelerin bittiğini ve bu yılın son çeyreğinde Türkiye'nin envanterine girecek kendi gemisiyle kendi sondajını kendisinin yapacağını açıkladı.
Yani artık, sondajımız da millileşecek.
Türkiye'nin en büyük ithalat kalemlerinden biri de madencilik sektörü. Türkiye, 1 kuruşa ihraç ettiği madenlerini işlenmiş olarak 10 kuruşa geri alıyor. Son 10 yılda ham ve yarı mamul maden ithalatımız 10.4 milyar dolara ulaştı.
Bakan Albayrak, bu süreci tersine döndürecek adımların da atılacağını açıkladı.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.