İzmir'de bir tramvay savaşı yaşanmaya başladı. Karşıyaka'da çevresinde hiçbir önlem alınmadan seferlerine başlayan tramvay geçtiğimiz hafta bir can aldı.
Karşıya geçmeye çalışan 66 yaşındaki Afet Soyer, tramvayın altında can verdi. Bu tür kazaların önümüzdeki aylarda Konak tramvayının da açılmasıyla daha da artması bekleniyor.
Gazetemizin Sorumlu Müdürü Tolga Tekin'in yaptığı araştırmaya göre, Türkiye'de bir çok kentte belediyeler, tramvay hatlarının çevresinde kritik noktalarda önlem almış durumda. Sanki, Türkiye'nin tek "akıllısı" İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Başkanı Aziz Kocaoğlu... Herkes bir şekilde önlem alırken İzmir, adeta 'saldım çayıra Mevlam kayıra' şeklinde tramvay çalıştırıyor.
Sayın Kocaoğlu...
Bu yanlışta ısrar ederseniz yaşanacak ölümlerin baş sorumlusu siz olursunuz.
Bunun hesabını da, kendi vicdanınızı rahat tutsanızda da, mutlaka bir gün sizden ve ekibinizden sorulur. Bedelini hem hukuki olarak hem de siyaseten ödersiniz. Hem koskoca Büyükşehir Belediyesi'ne Karşıyaka'daki üzücü kazayla ilgili "Suç bizde değil, işitme engeli olan 66 yaşındaki kadında" diye açıklama yapmak yakışıyor mu?
Biraz insaf, biraz vicdan lütfen...
DÜNYA LİDERİ BÖYLE OLUNUYOR
Türkiye'de her ne kadar muhalefet ve bir kısım medya görmek istemese de, hakkında karalama kampanyaları düzenlese de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın uluslararası arenadaki etkisi giderek artıyor. En son ABD'nin Müslümanların kutsal kenti Kudüs'ü işgalci İsrail'in başkenti olarak ilan etmesinden sonra yaşanan süreç Erdoğan'ın başta İslam alemi olmak üzere dünyadaki mazlumların yükselen sesi olduğunu bir kez daha tescil etti. Erdoğan'ın çabalarıyla dünya, Birleşmiş Milletler'de, Kudüs kararını tüm şantaj ve tehditlerine rağmen ABD'nin başına çaldı.
Erdoğan'ın dünya çapında gösterdiği bu etkinin en başta gelen sebebi tabiki, "haklı" olması ve doğruları söylemesi...
İkinci sebebi ise, Erdoğan'ın bu işin hakkını vermesi, ülkelere, halklara dokunabilmesi.
Erdoğan, ne yurt içinde ne de yurt dışında duruyor. Bir yandan Türkiye'de diğer yandan da dünya ülkeleri arasında adeta mekik dokuyor. Şimdi en son yine Afrika'ya gitti. Sudan'da kendisine yönelik yapılan sevgi gösterilerini görünce bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak gurur duyduk.
Oturduğunuz yerde kimse sizi bir güç olarak tanımaz. Erdoğan'ın, en son çıktığı Sudan-Çad-Tunus'u kapsayan seyahati dahil, başbakanlığı ve cumhurbaşkanlığı döneminde ziyaret ettiği Afrika ülkesi sayısı 28'e ulaştı. Bu rakamla Erdoğan, dünyadaki liderler arasında açık ara "Afrika'yı en çok ziyaret eden lider" oldu.
Bu dönemde kıta ülkelerine yönelik toplam ihracat 65 milyar doların üzerine çıkarken, dış ticaret hacmi de 93,5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Afrika ile Türkiye'nin yıllık ticaret hacmi 2004 yılında 5,6 milyar dolar iken, bu rakam geçen yıl yaklaşık yüzde 200'lük artışla 16,7 milyar dolara yükseldi. Öte yandan dünyada milli gelirine oranla en çok insani yardım yapan ülke olan Türkiye, bu yardımlarının önemli bir bölümünü de Afrika'ya yaptı. Erdoğan, adeta "dünya lideri nasıl olunur" dersi veriyor. Bazılarının bunu görmek istememesi gerçeği değiştirmiyor.