19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı coşkuyla kutladık.
Millet olarak Mustafa Kemal Atatürk'e ve Cumhuriyet'e olan bağlılığımızı bir kez daha ortaya koyduk.
Maalesef CHP'nin tek parti olarak yönetimde olduğu dönemde, Atatürk'ün ismi öylesine istismar edildi ki milletimizin gönlündeki Atatürk ile CHP'nin kavramsallaştırdığı Atatürkçülük arasında çok büyük bir fark ortaya çıktı. Atatürk'ü Türk Lirası üzerinden bile çıkararak O'ndan ne kadar uzaklaştığını ortaya koyan CHP, diğer yandan Atatürkçülük adı altında bu millete dayatmalarda bulundu. Hatta ezanlar bile binlerce yıllık geleneğin aksine Türkçeleştirildi. Tek parti döneminden sonra gelen darbeciler, cuntacılar ve vesayetçiler de halka zulmü 'Atatürkçülük' kılıfı altında yaptı. 28 Şubat'taki baskılar da yine 'Atatürkçülük' adına yapılırken diğer yandan da onlarca banka milyarlarca lira hortumlandı.
Artık Türkiye'de Atatürk'ün sadece bir kesimin değeriymiş, bir kesimin 'Atasıymış' gibi algı oluşturma çabalarına bir son verilmesi gerekiyor. Atatürk, 81 milyonun ortak değeridir ve hepimizin Ata'sıdır.
Bunu herkes anlasın. Kimse kimseye, Atatürkçülük üzerinden tahakküm kurmaya çalışmasın. Bu ülkede Atatürk'ü kendi tekelinde gören bir kesim ve anlayış, yıllardır AK Parti ve lideri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sanki Atatürk'e karşıymış şeklinde bir algı yaratmaya çalıştı. Atatürk'ü sadece kendi idelojik amaçlarının malzemesi olarak kullandılar. Ancak, bu algı operasyonu milletin çok büyük bir bölümü tarafından itibar görmedi.
"İZİN VERMEYECEĞİZ"
Erdoğan, Atatürk'ün vefatının 79. yıldönümünde anıldığı geçtiğimiz 10 Kasım'da bu algıyı oluşturmaya çalışanların yüzünde tokat gibi patlayacak çok önemli bir konuşma yaptı. "Milletimizin bu önemli değerini darbecilerin, vesayetçilerin, marjinal çevrelerin tekeline mi bırakacağız? CHP gibi amorf bir partinin Atatürk'ü milletimizden kaçırmasına izin vermeyeceğiz. Atatürk'ü bunların o zihinsel fetişizmine kurban edilmesine de hiç rıza göstermeyeceğiz. O'nu, Cumhuriyetimizin Atatürk'ü olarak tüm yönleriyle anlayacak ve anlatacağız. 10 Kasım'ları da artık bu anlayışla değerlendirmeli, Atatürk'ü sadece anmakla kalmamalı, anlamaya da çalışmalıyız" dedi.
Erdoğan, geçtiğimiz günlerde de seçim manifestosunu açıklarken Atatürk'ün bu milletin önüne koyduğu hedefe de atıfta bulunarak, "Ahdim olsun ki; yeni dönemde Türkiye muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkacak" dedi.
Ardından da, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk 'size ölmeyi emrediyorum' dediğinde bir ok gibi siperlerinden fırlayan aslanlar bizdik. 1923'te Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğünde devletimizin yönetim şeklini Cumhuriyet olarak ilan eden bizim irademizdi. Atatürk'ün dediği gibi, Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacak" ifadelerini kullandı.
ŞENGÜL, OYUNU BOZDU
Atatürk üzerinden yapılmaya çalışılan ötekileştirme ve ayrım, bugün "İzmir Marşı" üzerinden de yapılıyor. Özellikle birkaç gün önce İzmir'in köklü okullarından Atatürk Lisesi'nde yaşanan üzücü hadise üzerinden bu ayrım daha da köpürtülmeye çalışılıyor. Bu süreçte AK Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül, çok doğru bir mesaj verdi ve "İzmir Marşı bizim milli marşımızdır. Sadece İzmir'e, CHP'ye ait bir marş değildir.
Bırak söylesin gençler İzmir Marşı'nı. Bu olayı duyduğum gün, dedim oradaki bütün gençlerle bir araya gelip, hep birlikte İzmir Marşı'nı söyleyelim" diyerek oynanmak istenen oyunu bozdu.
Atatürk ve İzmir Marşı, tüm milletindir ve öyle de kalacaktır...