Gazi Mustafa Kemal liderliğindeki Türk Ordusu'nun emperyalist güçlere en ağır darbeyi vurduğu 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın gururunu bugünlerde bir kez daha yaşıyoruz. O günün koşullarında Atatürk'ün yaptığı dahiyane savaş planıyla nasıl bir zafere imza attığını okuyunca bir kez daha göğsümüz kabarıyor.
Türk Milleti, bugün de bir Kurtuluş Savaşı veriyor. O savaşın en sıcak günlerindeyiz.
Adeta bir ateş çemberinden geçiyoruz. Bir yanda küresel güçlerin taşeronu terör örgütleriyle mücadele ederken Suriye sınırındaki PKK'lılar bizzat müttefikimiz Amerika tarafından silahlandırılıyor. Teröristlere binlerce TIR silah yardımı yapan ABD, şimdi de teröristler için Türkiye'ye karşı bir hava savunma sistemi kuruyor. Burada resmen bir gün Türkiye'ye karşı girişilebilecek bir işgal girişimi için hazırlık yapılıyor.
İÇİMİZDEKİ HAİNLER
Türkiye'ye en büyük saldırı ise, ekonomi üzerinden yapılıyor. Yeniden dünya sahnesine çıkan Türk Milleti'ni dolar kuru ile sindirmek istiyorlar.
Amaçları Türkiye'yi güçsüzleştirip diz çöktürmek ve güzel ülkemizi eskiden olduğu gibi 53. eyalet yapmak. Kurtuluş Savaşı yıllarında nasıl İngiliz Muhipleri Cemiyeti gibi mandacı dernekler kurulduysa bugün de içimizde bir çok Amerikan muhibi bulunuyor. Bazı siyasi partiler, bu mücadelesinde Türk Milleti'nin yanında yer almak yerine adeta Amerika'nın sözcülüğünü yapar gibi konuşuyorlar. Maalesef içimizde dolar kurunun yükselişinden hainlik boyutunda gizli bir haz duyanlar var. İçlerinde Türkiye gemisinde yer almadığını açıkça söyleyerek hainliklerini pervasızca gösterenler de var...
DİK DURUŞ GÖSTERİYORUZ
Türkiye'ye karşı düşmanca tavırlarını artık gizlemeyen ABD, sürekli tehditler savuruyor. "İzmir'de tutukladığınız ajanamız Brunson'u yarın saat 18.00'e kadar salacaksınız", "İran'a uyguladığım ambargoya siz de uyacaksınız", "Rusya'dan S-400 füzelerini almayacaksınız" türünden bize emirler vermeye çalışıyor.
Kurtuluş Savaşı sürecinde Atatürk önderliğinde dik duran ve destan yazan Türk Milleti, bugün de Başkan Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde direniyor.
Hiç alttan almadan ABD'ye anladığı dilden cevap veriyoruz. En son dün Balıkesir'de konuşan Erdoğan, S-400 alımı konusunda geri dönüş olmayacağını ABD'ye bir kez daha bildirdi.
YENİ BİR DÜNYA MÜMKÜN
Birinci Kurtuluş Savaşı'nda Türk Milleti, kendisi gibi emperyalizmin kıskacındaki mazlum milletler için nasıl umut olduysa bugün de aynı yolda ilerliyor.
Türkiye, bugün sadece kendisi için değil tüm dünyanın geleceği için mücadele ediyor. Türkiye'nin burada kazanacağı zafer, emperyalistlerin dayattığının dışında bir dünyanın kurulabileceğini, emperyalistlerin bize dikte etmeye çalıştığının dışında bir hayatın mümkün olduğunu cümle aleme gösterecek.
Sömürülen milletler başkaldıracak gücü Türkiye'nin bu zaferinden alacak. O yüzden Türk Milleti olarak bugün sadece kendimizin değil tüm insanlığın sorumluluğunu bir kez daha omuzlarımızda taşıyoruz. Nasıl 1. Kurtuluş Savaşı'nı kazanarak insanlığın yüz akı olduysak bugün de bu savaşı kazanarak yeni bir dünyanın önünü açacağız. İkinci Kurtuluş Savaşı'nı da kazanacağız başka yolu yok...