AK Parti'nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Nihat Zeybekci sahaya indi ve çalışmalarına başladı. CHP'de ise, tam bir savaş yaşanıyor. Bir yandan görevi bırakacağını açıklayan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun ekip arkadaşı Alaattin Yüksel, diğer yandan Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, bir diğer yandan Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur ve Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan adaylığı koparabilmek için var güçleriyle bastırıyor.
İşte böyle bir ortamda CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Gezi olaylarının finansörü olduğu belirtilen Friedrich Ebert Vakfı'na konuk olmak için Almanya'ya gittiği dönemde İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke'nin ismi aday olarak konuşulmaya başlandı.
Kılıçdaroğlu'nun PKK destekçisi Alman parlamenterlerle boy boy fotoğraf verdiği ziyaretinin ardından Böke de harekete geçti.
ADAYLIK SİNYALİ VERDİ
Dünya Bankası ve IMF'teki görevleri ve gizemli Bilderberg toplantılarına katılması nedeniyle 'CHP'nin etekli Kemal Derviş'i denilen Böke, dün kentte parti örgütlerini ziyaret etmeye başladı. Parti örgütünde "Düğün değil bayram değil bu Böke de nereden çıktı" diye konuşulurken İl Başkanlığı'nda bir basın toplantısı düzenleyen Böke, resmen adaylık sinyali verdi. Böke, adaylığıyla ilgili soruya, "İzmir ile beraber yol yürüdüm, yürümeye de devam edeceğim" cevabını verdi.
Böke'nin yıllardır doğru düzgün gelmediği İzmir'de yerel seçim öncesi birden sahaya inmesi işin rengini belli etmeye başladı. Artık şurası çok açık ki, Kılıçdaroğlu'nun Almanya'da görüştüğü 'Gezi finansörleri', o yakıp yıkma ve yağmalama günlerinin özlemini çektiğini her fırsatta dile getiren Böke'nin ismini Kılıçdaroğlu'na verdi. İşareti alan Selin Hanım da sahaya indi.
Kulislerde seçim sürecinin başından bu yana İzmir için 'kadın aday' istediği konuşulan Kılıçdaroğlu'nun Böke'yi aday yapmayı ciddi ciddi düşündüğü konuşuluyor. Kılıçdaroğlu'nun dört koldan adaylık için genel merkeze baskı yapan değişik ekiplerin sesini de "Böke'yi aday yaparak" kesmek istediği konuşuluyor.
HEP ÖZEL YERİ OLDU
Kılıçdaroğlu, geçmişte kendisiyle bazı konularda ters düşmesine rağmen Böke'yi hep özel bir yere koydu. Hatta daha önce genel başkan yardımcılığı görevinden parti yönetimine tepki göstererek istifa eden Böke'yi buna rağmen Parti Meclisi'ne aldı. Hatta yeniden genel başkan yardımcılığına bile getirmek istedi. Fakat Böke, bu teklifi kabul etmedi. Yani, Kılıçdaroğlu parti yönetimini eleştiren açıklamaları nedeniyle Böke'ye yönelik olumsuz bir tavır içine girmedi. O yüzden şimdi de "Adayım Böke" derse hiç sürpriz olmaz.
Bu arada şunu söylemeden geçemeyeceğim: Tamam, Kocaoğlu başarısız bir belediye başkanıydı ancak en azından Türkiye'nin Afrin'de PKK/PYD'ye karşı yaptığı harekata partisine rağmen destek vermişti. Böke ise, Afrin harekatına karşı çıkarak Mehmetçiğin çatıştığı PYD'yi terör örgütü olarak görmediğini bile söylemişti. Bu gidişle CHP, İzmirlilere başarısızlığı tescilli Kocaoğlu'nu bile aratacak gibi duruyor.