İzmir’de batık belediyeyi kurtarma operasyonu

İzmir Karşıyaka Belediyesi yıllarca yanlış yönetildi. Kadrolar yandaşlarla doldurularak şişirildi. Gereksiz harcamalar aldı başını gitti. Örneğin, var olan Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı güçlendirilmek yerine yıkılıp 7 milyon liraya yenisi yapıldı. Sonuçta belediye borç batağına sürüklendi ve işçilerine doğru düzgün maaş ödeyemez hale geldi. Alacaklılar kapıya dayandı, üst üste hacizler gelmeye başladı. Şu an belediyenin yaklaşık 250 milyon lira civarında bir borcu olduğu belirtiliyor.

İLK İŞİ SATIŞ OLDU
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ekibinin desteğiyle CHP tarafından aday gösterilip seçilenyeni Belediye Başkanı Cemil Tugay, borç bilançosunu görünce büyük bir şok yaşadı. 15 yıldır CHP tarafındanyönetilen belediye bataktaydı. Tugay, daha belediyeyi kendi imkanlarıyla kurtarıp kurtaramayacağı yönünde bir çalışma yapmadan çareyi gayrimenkulleri satma kararı almakta buldu. Bu yönde de açıklama yaptı. Biz de Yeni Asır olarak Tugay'ın bu sözlerini "Batışın itirafı" başlığıyla manşet yaptık.

İşte bu süreçte geçtiğimiz günlerdeki belediye meclis toplantısında satılacak ilk gayrimenkul ortaya çıktı. Başkan Tugay'ın talebiyle bir önceki CHP'li Başkan Cevat Durak döneminde büyük iddialarla yapımınabaşlanan ve 2 yıldır atıl halde duran Zübeyde Hanım Mahallesi'ndeki Sosyal Yaşam Kompleksi'nin Büyükşehir Belediyesi'ne 'satış-bedelli devri' konusunda Başkan Tugay'a yetki verildi. Karar, AK Partililerin itirazınarağmen CHP'li Meclis üyelerinin oylarıyla alındı. Oysa geçtiğimiz aylarda CHP, yine bu partiden seçilen eski Başkan Hüseyin Mutlu Akpınar'ın burayı satma planına onay vermemişti. Bir anda ne değişti de daha yenidönemin ilk ayında, adeta yangından mal kaçırırcasına bu satış kararı alındı?

TUNÇ SOYER- CEMİL TUGAY ANLAŞMAYA VARDI

İşin arka planını araştırdım ve tüm İzmirlinin isyan edeceği bir formül bulunduğunu öğrendim. Buna göre Tugay ve seçim öncesi kendisine borçların ödenmesi konusunda destek sözü verdiği belirtilen Tunç Soyer kafa kafaya verdi ve anlaştı.
Buna göre 2013'te 7 milyon 380 bin liraya ihale edilip yaptırılan ve bugün taş çatlasa 15 milyon liradan fazla etmeyeceği belirtilen Sosyal Yaşam Kompleksi çok yüklü bir paraya Büyükşehir Belediyesi'ne devredilecek. İki belediye bürokratlarının görüşmeleri sürüyor. Karşıyaka tarafı burası için 70 milyon lira civarında bir para istiyor. Öğrendiğime göre Büyükşehir bürokratları ise en fazla 50 milyon lira verilebileceğini söylüyor. Şimdi son pazarlığı Soyer ve Tugay yapacak. 50-70 milyon lira arası bir bedelle burası Büyükşehir'e devredilecek.
TÜM İZMİR İÇİN ADİL DEĞİL
İyi güzel de hiç adil değil. Çünkü, en fazla 15 milyon lira edecek bir yere verilecek bu para, tüm İzmirlinin cebinden çıkacak. Yani CHP'li başkanların kötü yönetimiyle batan ilçe belediyesini kurtaracak para tüm İzmir'in cebinden verilmiş olacak. Böyle bir mantık olabilir mi? 'Karşıyaka Belediyesi'nin kaynaklarını çarçur edelim zora düşünce de kente yıllardır doğru düzgün yatırım yapmayıp parasını biriktiren Büyükşehir Belediyesi'nin kasasından takviye edelim' denemez.
DİĞER İLÇELER DE İSTER
Bu iş bu kadar basitse İzmir'de borç batağında olan daha 10 civarında belediye var. Örneğin, Buca Belediyesi'nin 500 milyon lirayı bulan borcundan bahsediliyor. Çiğli'nin 200 milyon liranın üzerinde borcu olduğu belirtiliyor. O zaman Büyükşehir, bu şekilde gayrimenkul devri adı altında o belediyelere de bol keseden para aktarsın ve İzmirlinin parası CHP'li ilçe belediye başkanların savurganlıklarını kapatmak için harcansın. Eğer Karşıyaka'ya yapılırsa bu diğer belediyeler için de bir hak haline gelir. Tüm borçlu belediyelere böyle para aktarılınca bu defa da Büyükşehir'in bütçesi açık verir. Eee o zaman Büyükşehir'i bataktan kim kurtaracak?
Büyükşehir Belediye eski Başkanı Aziz Kocaoğlu, belki kenti ileriye götürecek hamleler yapmadı ama en azından sağa sola bu tür usülsüz para aktarımlarına yanaşmadı.
BU YOL ÇIKMAZ SOKAK
Beyler!
Bu yol çıkmaz bir sokaktır. Her yol mübahsa, bir belediye başkanı başka bir belediyeye kafasına göre para aktarabilecekse, Sayıştay o zaman neden denetim yapıyor? Devlet mantığı böyle çalışır mı? Bu iş yargıdan onay alabilir mi? Ahbap çavuş ilişkileriyle belediye yönetilir mi?

ÖNCE HESAP SORULSUN
Tabi ki, Büyükşehir Belediyesi batık ilçe belediyelerine yardımcı olsun ama bu tüm İzmirliler için adil bir yöntemle yapılsın. Hiçbir İzmirlinin hakkı gasp edilmesin. Bu arada ilk icraat olarak belediye mallarını böyle şaibeli bir şekilde satmak yerine önce belediye bütçesini bu hale düşürenlerden hesap sorulsun. O yüzden geçmiş dönem faaliyet raporları Karşıyaka'da 31 Mart'tan sonraki ilk belediye meclis toplantısında yapıldığı gibi 'partizanca' bir şekilde hemen onaylanmasın.