Alman otomotiv devi Volkswagen'in 2 milyar Euro yatırımla kuracağı yeni otomobil fabrikasının adresinin Türkiye olacağı kesin gibi.
Volkswagen CEO'su Herbert Diess'in Başkan Erdoğan ile 19 Haziran'da görüşme yapmasının ardından grubun yatırım için Türkiye'yi tercih ettiği belirtiliyor.
Alman gazeteleri VW'nin bu fabrikayı Türkiye'de kurmaya karar verdiğini ve resmi açıklamayı önümüzdeki günlerde yapacağını yazıyor. Bu fabrika için İzmir, Manisa ve Balıkesir'in de aralarında olduğu çok sayıda ilin adı geçiyor.
VURDUMDUYMAZLIK VAR
Bursa, Manisa, Balıkesir ve daha birçok il bu yatırım için seferberlik başlattı.
Yarışta en son Manisa'nın önde olduğuna dair haberler kamuoyuna yansıdı. Ancak maalesef İzmir'de ise, tam bir vurdumduymazlık var. Gördüğüm, bir tek Torbalı Ticaret Odası Başkanı Abdulvahap Olgun çırpınıyor, o kadar. Onun dışında ortada ne iş dünyası temsilcileri, ne siyasetçiler, ne belediye başkanları, ne de kentteki diğer kamu yöneticileri var.
OLGUN: YALNIZ BIRAKILIYORUZ
Dün görüştüğüm Olgun da, bu durumdan yakındı ve "İlçemizde bu tesisin kurulabileceği iki arazi var. Süreci ısrarla takip ediyoruz. İzmir'in şansı yüksek, çünkü Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi'nin VW'ye önerdiği yerler içinde Torbalı da var. Ancak adı geçen birçok ilde seferberlik başlatılırken maalesef İzmir'de biz yalnız bırakılmış durumdayız. İzmir bu işe topyekün sahip çıkmalı" diye konuştu.
FIRSATI KAÇIRMAMALIYIZ
İzmir'de yaşanan bu ataleti anlamak mümkün değil. Çünkü, Opel'in Torbalı'daki fabrikasını 2000 yılında kapatmasından bu yana İzmir'in en büyük hayallerinden biri kente yeniden böyle bir yatırımı çekmekti. Tekrar gelebilir ümidiyle Opel'e bile defalarca mektup yazıldı. En son 2009-2010'da Çin'in DFM firmasının İzmir'de yatırım ihtimali söz konusu olunca kentte büyük heyecan oluşmuştu. Şimdi, İzmir'in yıllardır beklediği şans bir kez daha ayağına geldi ama kimse oralı değil.
İzmir'in 5 bin kişiye doğrudan, on binlerce kişiye de dolaylı yoldan iş imkanı sağlayacak böyle bir yatırımı kapmak için bir an önce seferberlik başlatması şart. Yoksa, dev yatırımı başka bir kent kapar, İzmir de böyle birçok yatırımda olduğu gibi yine uzaktan seyreder.
İŞTE BÖYLE!
Çeşme'de Çatalazmak Koyu'nda, bir şirketin halk plajını kapatarak burayı ücretli hale getirmesinin ardından, eylem yapan vatandaşların şikayetlerini inceleyen Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, plajın tahliye edilmesini istedi. Çeşme Belediyesi encümeni de doğal SİT alanı üzerine kurulan ve İmar Barışı'na başvuruda bulunarak yapı kayıt belgesi alan kafe, restoran gibi yapıların yıkılması yönünde karar aldı.
İşte böyle. İki kuruma da bravo.
HESABI SORULSUN
İzmir'in Alsancak semtinde 48 yıldır hizmet veren Atatürk Yüzme Havuzu, yanındaki inşaat nedeniyle yıkılma tehlikesi altında olduğu gerekçesiyle kapatıldı.
Kentin tek olimpik yüzme havuzu olan tesis kapanınca burayı kullanan kulüpler ve yüzlerce İzmirli mağdur oldu. Madem böyle bir tehlike yaratacaktı yandaki bu inşaata neden izin verildi? Burada antrenman yapan ya da yüzme kursu alan çocuk ve gençlere yazık değil mi? İzmirliyi isyan ettiren bu işin sorumlularından mutlaka hesap sorulmalı.
