Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın Türk Silahlı Kuvvetleri'nin PKK'ya karşı kimyasal silah kullandığı şeklindeki alçak iftirası Türkiye'yi ayağa kaldırırken CHP'den cılız tepkiler geliyor. Hatta görebildiğim kadarıyla Murat Bakan haricinde CHP İzmir'in anlı şanlı hiçbir milletvekili, bu iftirayı kınayamadı bile. Oysa devleti yıpratabilecekleri bir şeyler olsa içlerinden bazıları hemen topa girer ve açıklama yapardı.
"BU ORGANİZE BİR ÇALIŞMA"
Murat Bakan'ın ise, her ne kadar gözbebeğimiz olan güvenlik teşkilatıyla ilgili sık sık manipülatif açıklamalar yapsa ve biz de kendisini bu köşede sık sık eleştirsek de bu konuda net bir duruş sergilediğini söylemek durumundayız. Bakan, "Şanlı Türk Silahlı Kuvvetleri yurt içinde terörün en yoğun olduğu dönemlerde, en zor şartlarda bile kimyasal silah kullanmamıştır. Teröristlere yönelik kimyasal silah kullanıldığı iddiası tamamen TSK'yı yıpratmaya yönelik organize bir çalışmadır. Şiddetle reddediyor, kınıyorum" açıklaması yaptı.
CHP'NİN DÜŞTÜĞÜ HAL
CHP İzmir'de bu alçak iftirayla ilgili en net tavrı takınan Milletvekili olan Murat Bakan'ı tebrik ediyoruz. Yalnız bizim bu tebriğimiz de CHP'nin ne hale getirildiğini net bir şekilde ortaya koyuyor. CHP'de Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve Sezgin Tanrıkulu başta olmak üzere milletvekillerinin devletimizin yanında olduklarını gösteren açıklamaları o kadar azaldı ki, bir milletvekilinin doğal olarak yapması gerektiği gibi devleti koruyan bir tutum sergilemesine bile şaşırıyor ve kendisini tebrik etme gereği duyuyoruz. Maalesef CHP, PKK'nın uzantısı HDP'yle işte bu kadar aynı çizgiye getirildi.
FENA YAKALANDIN İZSU, BOŞUNA ÇIRPINMA...
İZMİR Büyükşehir Belediyesi'nin Körfez'deki koku ve kirlilik problemiyle mücadele etmek bir yana aksine denizi kendisinin kirlettiğini hep dile getirdik. Büyükşehir Belediyesi ise, "Arıtmada Türkiye lideriyiz" gibi açıklamalarla suçunu sürekli inkar etti. Ancak, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çevre Denetimi Dairesi Başkanı Barış Ecevit Akgün'ün önceki gün İzmir'de Büyükşehir'e bağlı Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi'nin görevini yerine getiremediğini ve İZSU'ya Körfez'e kirli su deşarj ettiği için 1 milyon lirayı aşkın ceza kestiklerini açıklaması her şeyi net şekilde ortaya koydu. Büyükşehir'in Körfez'i kirleten başlıca unsur olduğu tescillendi.
KLASİK ALGI OPERASYONU
İZSU dün bir açıklama yaptı. Ancak net bir şekilde "Biz Körfez'i kirletmiyoruz" diyemedi. Onun yerine bakanlığın kestiği bu cezaların kasıtlı ve keyfi olduğu yönünde klasik bir savunma yaptı. Biz bu masalı çok duyduk. Bu kentte Büyükşehir'i yönetenler ne zaman suçüstü yakalansa, ne zaman beceriksizliği ortaya çıksa hep Ankara'yı suçlayarak işin içinden sıyrılmaya çalıştı. Ancak, İZSU bu defa öyle suç üstü yakalandı ki, yapacağı hiçbir algı operasyonu artık kar etmez. O yüzden boşuna çırpınmasına gerek yok. Artık şapkayı önlerine koyup bu işe köklü çözüm getirmek zorundalar...
