Sizlere bugünkü manşetimizde CHP İl Başkan Yardımcısı Sedredil (Sedrettin) Coşkuner'le ilgili bomba bir haber aktarıyoruz. CHP'de elden ele dolaşan listede Coşkuner'in 25 yakın ve akrabasını CHP'li belediyelerde işe yerleştirdiği öne sürülüyor. Daha önce kendisini belediyede ziyarete gidip de orada çalışan bir sürü akrabasıyla tanıştığını bizlere de söyleyenler olmuştu. Kendisine de sorduk, "Tabii ki, yerleştirdiğimiz yakınlarım var. Kızım var yeğenim var. Bunların 5-6'sı doğru ama diğerleri doğru değil" açıklaması yaptı. Biz haberi tek taraflı olarak yayınlamamak için kendi açıklamalarını da veriyoruz. Şunu da söylemeliyiz: Coşkuner, CHP İzmir'de yakınlarını belediyelere yerleştiren yüzlerce isimden sadece biri. Belki bu işi biraz abartmış ama tek suçlu o değil. Nüfuz ticareti maalesef CHP'de bir siyaset geleneği...
BAŞKAN GÜNEL SÜTTEN ÇIKMIŞ AK KAŞIK MI?
Kuşadası Belediyesi'nde tutuklu Turan ve Zana Bagı ile onlara ait 4 şirketle ile bazı belediye çalışanlarının merkezinde yer aldığı, müfettiş raporlarına yansımış rezaleti bir yazı dizisi olarak sizlere aktardık. Kuşadası Belediyesi'ne mıcır getirdiği iddia edilen bazı kamyonların aynı tarihte Edirne Keşan gibi yerlerde çıktığını yazdık. Turan Bagı ile belediye görevlilerinin rüşvetin ifşası olarak değerlendirilen yazışmalarını kaleme aldık. Belediyenin bilirkişiye, mıcır dökülen alanları bile eksik gösterdiği bilgisine yer verdik. Bugün de Bagı kardeşlerin şirketlerinin aldığı 57'si doğrudan temin olmak üzere 59 ihalede, diğer tekliflerin sahte kaşe ve imzalarla yine belediye görevlilerince organize bir şekilde hareket edilerek hazırlandığını kaleme aldık. Ortada neresinden bakarsanız bakın Türk belediyecilik tarihinde de yer edecek büyük bir skandal var...
"YÖNLENDİREN BAŞKAN" MESAJI
Müfettiş raporlarını okuduk. Bu raporlarda söz konusu vurgunla Başkan Ömer Günel'i doğrudan ilişkilendiren hiçbir değerlendirme ve bilgi yer almıyor. Ortada sadece Turan Bagı'nın bir belediye çalışanıyla yaptığı yazışmalarda "Hepimizi yönlendiren başkan" şeklinde bir mesajı var o kadar. O da zaten tek başına bu pis işlerle Başkan Günel'in irtibatına bir delil oluşturamaz. Ancak bu kadar dolabın döndüğü, on milyonlarca lira haksız kazancın söz konusu olduğu işlerden bir belediye başkanının haberi olmaz mı? Belediye çalışanları başkandan bağımsız şekilde, birçok ihalede bu kadar kolay at koşturabilir mi? Bu kadar pisliğin olduğu bir yerde belediye başkanının sütten çıkmış ak kaşık olarak kalması mümkün mü?
BELEDİYEYİ YÖNETEMİYOR ANLAMI
Diyelim ki, Başkan Günel'in bunların hiçbirinden haberi yoktu ve bu pislikler döndü. Olabilir. Ancak o zaman da bu başkanın kendi belediyesinden haberi olmadığı ve kurumu yönetemediği sonucu çıkar. CHP Genel Merkezi, Kuşadası'nda yaşanan bu rezaleti görmüyor mu? Daha önce Menemen'de görevden uzaklaştırılan Belediye Başkanı Serdar Aksoy'la ilgili hurda yolsuzluğu iddialarının ilk ortaya atıldığı dönemlerde içlerinde genel merkez yöneticilerinin olduğu bir heyet gönderip bunun soruşturmasını kendi içlerinde yapmışlar ve Aksoy için alelacele 'disiplin kuruluna gönderme' kararı almışlardı. Aksoy yargılaması sonucu belki de suçsuz bulunacak ancak O'na jet hızıyla bu muameleyi yapanlar Kuşadası'nda bu yaşananları görmüyor mu? Yoksa bu sessizliğin sebepleri arasında Günel ile CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan arasındaki dostluğun mu etkisi var? Günel'in avukatlığını bile Tezcan'ın damadının yaptığı göz önüne alındığında ister istemez bu soru da akla geliyor.