Türkiye dün saban birbirinden dehşet verici iki olayla uyandı.
Sabahın çok erken saatlerinde dalga dalga Türkiye'yi sarsan bu iki şerefsizce saldırı, Türk ulusunu can evinden vurdu.
Milletçe tepkiler sabahın erken saatlerinde başladı ve gün boyu sürdü.
Bereket versin, milletçe duyulan bu büyük öfke her anında sağduyuyu karşısında buldu.
Bağrımıza taş bastık, ama taşkınlığı da durdurmasını bildik.
İlk alçakça saldırı sabahın erken saatlerinde İskenderun'da Deniz İkmal Destek Komutanlığına yapıldı.
Saldıran elbette ki PKK'dan başkası değildi.
6 fidan şehit düştü.
Bu, PKK kahpeliğinin yeni bir gösterisiydi.
Hergeleler bu defa Deniz Kuvvetlerimize saldırıyordu.
Aynı saatlerde denizde bir başka korsanlık girişimi ile karşılaştık.
Bu defaki saldırının arkasında İsrail vardı.
PKK ile İsrail elele vermiş ve Türklüğe karşı hayasızca saldırıya birlikte girişmişlerdi, sanki.
İsrail donanmasına bağlı gemiler, Gazze'ye insani yardım unsurlarını taşıyan gemilere saldırdı ve 10 kişi öldü, 30 da yaralı var.
İsrail karasularında, insani yardım amaçlı unsurları taşıyan Türk bandıralı gemilere gerçekleştirilen bu operasyonun hedefinde, Gazze'deki onbinlerin hayatı vardı.
Tabii, Türklere gözdağı vermek de...
***
31 Mayıs sabahı Türkiye, kalleşçe saldırılarla arkadan vurulmuştur.
Bunun hesabı günün birinde değil, tez elden sorulmalıdır.
Bu hain PTT-İsrail ortaklığı layık olduğu her türlü yaptırımı ensesinde hissetmelidir.
Bu hesap sorulmadığı müddetçe, PKK-İsrail ikilisinini cüretleri daha da artacaktır.
fıkra
Balina
Yeni yetme bir yazar Bernard Shaw'a yazdığı uzun mektubun sonunda sordu:
"Duyduğuma göre, bir yazarın beynini güçlendirmesi için bol bol balık yemesi gerekiyormuş. Siz ne diyorsunuz?"
Bernard Shaw'ın cevabı da şöyle:
"Mektubunuzu dikkatle okudum. Size her gün bir balina yemenizi tavsiye ederim."