Atalay Noyaner'in sporcu yönü!

Atalay Noyaner, gazino krallığı ve sosyal etkinliğinin yanında özellikle sportif alandaki başarılarıyla tanınan bir kıymetti.
Namık Kemal Lisesi'nin Türkiye şampiyonu olan futbol takımında sağ açık oynardı.
Atalay, çalımları ve sert şutlarıyla tanınmış, ayrıca Göztepe takımında da bir süre forma giymişti.
Gazinoculuk ve sosyal hayatın, gececiliğin yıpratan temposuna karşı, Atalay Noyaner sporculuğun verdiği özenle hayatı boyunca ne sigara kullanmış, ne de alkol almıştı.
* * *
Son yıllarda spor kulüplerine ve spora kayıtsız gibi görünen Atalay Noyaner, bu görüntüsünün aksine Türk sporunu özellikle futbolumuzu yakından izler ve desteklerdi.
Bazı futbol kulüplerimizin gecelerinden kimi zaman ücret almayan, kimi zaman da sembolik miktarlarla kutlamalar yapmalarını sağlardı.
İşte bu nedenle Atalay Noyaner, sporseverlerin kalbinde de derin izler bıraktı.
İzmir spor çevreleri, yaşayan takım arkadaşları O'nu yakından tanıyan spor severler saygı ve sevgi ile anacaklar.
hayattan
Vuvuzella ve bizim spikerler...
Güney Afrika'daki 2010 Dünya Kupası'nı vuvuzellası ve gürültüsü ile geride bıraktık.
TRT, Kara Kıta'nın bu ilginç ülkesindeki organizasyonu evlerimize, işyerlerimize taşıdı.
Emeği geçen herkesi kutlarım.
Ancaaaak...
Yayındaki bazı eksikliklerimizi ve potlarımızı da bir daha tekrarlanmaması için, burada eleştirmeyi uygun görüyorum.
Spikerlerimiz ya sadece maçları anlatsınlar, ya da bilmedikleri konulara girmesinler.
* * *
Bir spiker kardeşimiz, ekranda gösterilen İspanya Kraliçesi Sofia'yı tanıyamadığı için, "futbola kadınlar da ilgi gösteriyor" dedi.
Sonra da Ankara'nın uyarısı ile Kraliçeyi bir süre sonra tanıdı.
Bir diğer kardeşimiz Amerikalı ünlü aktör Morgan Freeman'i gördü şöyle bir yorum yaptı:
"Bu ünlü bir aktördür. Çok güzel filmleri vardır ama, şu anda adını hatırlamıyorum."
On dakika sonra, "Şimdi bir filminin ismini hatırladım" sözleriyle Ankara'dan gelen sufleyi nakletti.
Bir diğer spiker kardeşimiz de ünlü müzisyen Mick Jagger'i görünce, "Leonardo di Caprio" dedi.
Bir genç spikerimiz de, "Irkçılığa hayır!" kampanyası söyleminde maç öncesi kaptanların okuduğu mesajlar sırasında Paraguay kaptanı için, "Metni İspanyolca okuyor!" dedi.
Oysa, Portekizce konuşan Brezilya'nın dışında, Paraguay dahil tüm Latin Amerika ülkelerinin İspanyolca konuştuğunu bu delikanlımız bilmiyor mu?
Bu yolda son söz:
Böyle büyük organizasyonlara giderken ya dağarcığımızı genişletelim, ya da mecbur kalmadıkça futbolun dışındaki konulara girmeyelim.
kentten
Güzelbahçe'de bir cadde!
Güzelbahçeli Ali Aydın, Kahramandere mahallesindeki Ata Caddesi'nde oturuyor, "Siz adının cadde olduğuna bakmayın. Her ne kadar Ata Caddesi olarak bilinse de yolumuz topraktır" diyor ve ekliyor:
Yazın tozdan, kışın çamurdan geçilmez. Çevredeki inşaatlardan moloz ve hafriyat taşıyan kamyonların çıkardıkları tozlar yüzünden pencerelerimiz hep kapalı. Sıkıntımızı Başkan'a ilettik. O da güya caddemizin Büyükşehir Belediyesi tarafından asfaltlanacağını söyledi. Çok zaman geçti, buralara ne gelen var ne giden... Yaz mevsimi neredeyse bitecek ama asfalt konusunda bir çalışma söz konusu değil.
***
Ali Aydın, bunları Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa İnce'ye sitem için anlattığını belirtiyor ve ekliyor:
"Başkanımız belki yolumuzla ilgili bir iyileştirme yapar."
küpe
Bazı kişilere karşı merhamet duymak, onlara fenalık etmek olur.
Tolstoy
fıkra
Korku
Küçük bir taşra kentinin otelinde turist resepsiyon görevlisine sordu:
"Duyduğuma göre, şehrinizde kızlar erkeklerden korkarlarmış. Doğru mu acaba?"
Otelci, "Hiç de öyle değil. Bizim kızlar erkeklerden korkmazlar" dedi ve ekledi:
"Ama, buna mukabil kızlarımız bebeklerden çok korkar."