1950'li yıllarda Amerika, tarihi yüzkarası bir olayı yaşar.
Hiçbir suçları olmadığı halde koskoca Rosenbergler gaz odasını gönderilirler.
Türk şair Melih Cevdet o meşhur "Anı" şiirini yazar.
"Bir çift güvercin havalansa
Yanık yanık koksa karanfil
Değil bu anılacak şey değil
Apansız geliyor aklıma..."
diye başlayan...
1970'lı yıllarda bir kurşun bile sıkmadan "kana kan, intikam" anlayışı ile sehpaya gönderilen üç gencimiz için söylenmeye başlanır sonra bu şiir.
"Neredeyse gün doğacaktı
Herkes gibi kalkacaktınız
Belki daha uykunuz vardı
Geceniz geliyor aklıma..."
Denizler, Yusuflar, Hüseyinler için söylemeye başladığımız bu şiir şöyle sürer:
"Sevdiğim çiçek adları gibi,
Sevdiğim sokak adları gibi
Bütün sevdiklerimin adları gibi
Adınız geliyor aklıma..."
Hayatın her alanında ulusu ve ülkesi için düşenler adına söylenmesi sürdürülür bu şiirin.
* * *
2000'li yıllarda da Gültepeli Aydın Erten'i yitiririz.
Ve onun için söylemeye başlarız bu şiiri:
"Nice aşklar arkadaşlıklar gördüm
Kahramanlıklar okudum, tarihte
Çağımıza yakışanvakur ve sade
Davranışınız geliyor aklıma..."
* * *
Aydın Erten 11 Ağustos Çarşamba günü saat 11.00'de Gültepe Toros Mezarlığı'nda anılacak.
Haberiniz olsun...
kentten
Hıfzıssıhha'dan belgeli midyeci
Hani derler ya hayatta ne yaparsan yap, en iyisini yap!
İster çöpçü, ister mühendis ol.
Eğer yaptığınız işin en iyisini yaparsanız önümüze bir sürü kapılar açılır. Nezir Aktoğ da işini küçümsemeyip en iyi yapanlardan. İzmir'de 20 yıldır midye dolma satan Nezir, aranılan kişi.
Çünkü, midyeyi zeytinyağı ile yapıp içene ısırgan otu, karanfil, keten tohumu, yenibahar, tarçın koyarak lezzetini artırıyor.
Ve en önemlisi her yıl midyeleri Hıfzıssıhha Enstitüsü'ne götürüp sağlık kontrolünden geçirtip belgeliyor. Hazırladığı midyelerin dünyada eşi olmadığını söyleyen Nezir Aktoğ, "Yaptığım işi seviyorum ve insanların lezzet alıp teşekkür etmesi beni mutlu ediyor" diyor.
küpe
Dünyada en tehlikeli şey, bir uçurumu iki adımda geçmeye çalışmaktır.
Lloyd George
fıkra
Doğru mu?
Sirk mensuplarından bir kadın, bir aydır açlık grevindeydi.
Seyirciler arasında bulunan bir doktor, sirk sahibine, "Tam otuz gündür ağzına bir şey koymadığı doğru mu?" diye sordu.
"Gayet tabii..."
"Peki bu zaman zarfında ona hiçbir şey olmadı mı?"
"Olmaz olur mu? Tam altı İskoçyalı onunla evlenmek istedi."