• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Ata’nın bir saati vardı, durmadı ERKİN USMAN

Ata'nın bir saati vardı, durmadı

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 09 Kasım 2011, 18:36
Cumhuriyetin onuncu yıldönümü için bir dizi dövizler hazırlanmış. "Atatürk, bu milletin en yücesidir", "Türk milleti asırlardır bağrından bir Mustafa Kemal çıkardı" gibiAtatürk yazılanları dikkatle gözden geçirir, bunları ve bunlara benzeyenleri çizer, hepsinin yerine şunları yazar:
"Atatürk, bizden biridir."
Atatürk, bu nedenle Atatürk'tür.
Atatürk, Cumhuriyeti kurduğu zaman henüz 42 yaşındaydı. 57 yıllık yaşamının son 27 yılını önce ateş hatlarında ulusu kurtarmak, sonra da çağdaş uygarlığı yakalamakla geçirdi.
Atatürk, bu nedenle Atatürk'tür.
***
Atatürk savaş alanlarında kazandığı zaferleri, daha sonraları ulusunun uygar ülkeler arasında yer alması için, kitaplıklarda, bilim kurumlarında, okullarda, halkın arasında yaptığı çalışmalarla pekiştirdi. Vatan savunmasını tüm yokluklara ve zorluklara karşın gerçekleştiren, Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın utkuyla sonuçlanmasını sağlayan Atatürk, savaş biter bitmez çizmelerinin tozuyla, ulusunun aydınlığa kavuşması için kültür savaşımını başlattı.
Atatürk, bu nedenle Atatürk'tür.
Atatürk, bir devrimci devlet kurucusu oldu ve hiçbir zaman diktatör olmadı. Hep halkına güvendi, diktatörlükten -hatta- nefret etti.
Atatürk, bu nedenle Atatürk'tür.
***
General Sherrıl'ın anılarına göre, Dumlupınar savaşı kazanılmıştı. Düşman kaçıyordu. Türk erleri esir bir düşman subayını Gazi'nin önüne getirdiler. Üniformasında hiçbir işaret bulunmayan Gazi'ye düşman subayı sordu:
- Binbaşı mısınız?
- Hayır
- Albay mı?
- Hayır
- Tümgeneral?
- Hayır
- Peki, nesiniz o halde?
- Ben Türk Orduları Başkomutanı Mustafa Kemal.
Şaşkınlıktan ağzı açık kalan düşman subayı, kekeleyerek:
- Şimdi anladım, bizim niçin yenildiğimizi. Siz Başkomutansınız, savaş yerinde bulunuyorsunuz. Bizimki ise ordusunu İzmir'den yönetmeye çalışıyor.
Atatürk, bu nedenle Atatürk'tür.

Ölüm, adın kalleş olsun
" Geçen gün bir dünya kaybettim" diye seslenir, yıllar öncesinden Emily Dickinson.
Bizler de geçen yıl bir dünya kaybettik; adı Haluk Ayvaz.
O, Karşıyakalı, Göztepeli, Altaylı, Altınordulu, İzmirsporluydu. O, İzmirliydi, O,sporcuydu, sporadamıydı, adam gibi adamdı. Ama ölüm çıktı geldi, aldı aramızdan Haluk Ayvaz'ımızı.
Başta gazeteci-yazar Okan Yüksel, tüm dostları şöyle sesleniyorlar O'na :
"Al, bu bir yürek sadece
onu avucunda tut
ve gün aydınlandığında aç elini
ki güneş ısıtsın onu."
Dostları, arkadaşları unutmadılar O'nu. Çünkü sakladılar O'nu, yüreklerinde sakladılar ve bugün 11.30'da Köşk Sineması'nın önünde toplanarak O'nu anacak dostları. Yanısıra, A.Ordu'nun eski yıldızlarından futbol adamı Gürsel Baliç de lokma döktürüyor bilginiz olsun. Sancar Maruflu da bu işin organizatörlerinden, bu da biline.

ATATÜRK DİYOR Kİ

Ben başkalarının yaptığı
ilkelere değil, ancak kendi
ilkelerime uyarım.
* Benim gözümde hiçbir şey yoktur; ben yalnız liyakat aşığıyım.
* Benim müstesna olduğuma dair bir kanım yoktur.
* Ben ölürsem soylu milletimizin beraber yürüdüğümüz yoldan asla ayrılmayacağına eminim; bununla gönlüm rahat!

küpe
Bilelim ki, milli benliğini bilmeyen milletler, başka milletlere yem olurlar
Atatürk



Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.