Deprem, Çevre ve Şehircilik Andı...
Prof. Dr Ahmet Vefik Alp, Y. Müh. Mimar Kentbilimci ve bunun yanında Uluslararası Mimarlık Akademisi Bölge Başkanı. Prof. Alp'in şehircilik konusundaki ilginç görüşleri var.
Bunları geçtiğimiz günlerde, POTA okurlarına aktarmıştım. Bugün de, bu ünlü kent bilimcimizin yeni bir önerisini gündeme getiriyorum.
* * *
Giderek bozulan şehirlerimizi, turizm beldelerimizi, doğal ve tarihi varlıklarımızı toparlamak, çocuklarımıza yaşanabilir, düzeyli, sağlıklı, güvenli çevreler bırakmak istiyorsak eğitiminden başlamak üzere zihniyet, mevzuat ve teşkilatı yenileyerek kapsamlı ve radikal bir 'İmar ve Şehircilik Reformu'nu başarmamız ve 14 maddelik 'Çevre ve İmar Anayasası'nı kabul edip uygulamamız kaçınılmaz.
Bu bağlamda yeni hükümet ile kurulan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan beklentimiz vardır. Aksi halde, bu gidişle iç veya dış düşmana gerek olmadan kendi kendimizi bitiririz.
Bir büyük deprem yeter.
İşte, Prof. Alp'in 14 maddelik "Çevre ve Şehircilik Andı":
* Gecekonduları, varoşları oy deposu olarak görmeyeceğim,
* İnşaat işlerini köşe dönmenin kısa yolu olarak algılamayacağım,
* İmar işlerini siyasi ve maddi rant kaynağı olarak kullanmayacağım,
* Yapı, yol, köprü, şehir kurmanın uzmanların işi olduğunu unutmayacağım,
* İmar ve şehircilik düzeninin kamu düzenini doğrudan etkilediğini bileceğim,
* Düzenli toplumun düzenli şehir ile eşdeğer olduğunu kabulleneceğim,
* Büyükşehirlerde taşın toprağın altın olmadığını öğreneceğim,
* İllegal yapılaşma ile bindiğim dalı kestiğimin farkında olacağım,
* Bozulan kent dokusu insan dokusunu da bozar, öğreneceğim,
* İyi ev, şehir ve çevrenin sağlık, mutluluk için kaçınılmaz olduğunu anlayacağım,
* Doğaya, tarihe duyarlı olacağım, bozanlara tepki koyacağım,
* Kente, çevreye zarar verdiğimde insanlık suçu işlediğimi bileceğim,
* Benim binam başkalarının görsel çevresinin bir parçasıdır, bunu kabul edeceğim,
* Güzel ve güvenli kentler gelişmişliğin, zenginliğin aynasıdır, unutmayacağım,
* Bozulan kentin ve çevrenin tamir edilmesinin yüzyıllar aldığını hatırlayacağım,
* Çevreye verdiğim zararın kendi sonumu hazırladığını aklımdan çıkarmayacağım.
tarihten
İyi ve kötü
Peyami Safa'ya sordular:
"Yazarlığın en iyi yanı nedir?"
Cevap:
"Fikirleri geniş kitlelere ulaştırması..."
Yine bir soru:
"En kötü yanı?"
Büyük romancı cevabında ısrarlıdır:
"Fikirleri geniş kitlelere ulaştırması..."
küpe
Bir yöneticinin yapabileceği en korkunç şey, problemi görmezden gelmek ve onun üstünü örtmektir.
Masaaki İmai
fıkra
Sona kalan
Oğlu okuldan dönünce babası sordu:
"Oğlum sen hiç iyi not almaz mısın?"
Çocuk cevap verdi:
"Nasıl alayım babacığım. Sınıf çok kalabalık. Sıra bana gelinceye kadar iyi notlar bitiyor."
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.