Dördüncü Çeşme Tiyatro Festivali'nde 8 Kasım'a kadar sürecek şenlik çerçevesinde 38 etkinlik gerçekleşecek.
Sokakta sergilenecek oyunlarla tiyatroya gelmeyenlere tiyatro gidecek.
Bu ilginç girişimi, Belediye Başkanı Faik Tütüncüoğlu şöyle açıklıyor:
"Festival için ülkenin dört bir yanından onlarca tiyatro oyunu ilçeye geliyor. Bunlar, Çeşme sahnesinde tiyatroseverlerle buluşacak. Bu yılki festivalde bir ilki gerçekleştireceğiz. Festival sadece tiyatro sahnesinde sergilenen oyunlarla sınırlı kalmayacak. Tiyatroyu, sanatı, tiyatro oyuncularının sokak performansları ile sokak aralarına yayacağız. Kapıyı açanlar karşılarında tiyatroyu bulacak. Ona gelmeyenlere, tiyatro gidecek. Çeşme'de etkinlik çerçevesinde tiyatro izlememiş kimse kalmayacak."
* * *
Çeşme Tiyatro Festivali kapsamında gerçekleştirilecek tüm etkinliklerin ücretsiz olduğunu açıklayan Başkan Tütüncüoğlu, merkeze uzak yerleşim yerlerinin de oyunlardan sokak performanslarıyla faydalanacağını söylüyor.
Tütüncüoğlu, "Oyunlar öncesinde köy ve merkeze uzak mahallelerden oyunun gerçekleştirileceği salona halk servisleri de çalışacak. Festivale gelmek isteyen fakat fiziksel engeli olduğu için gelemeyecek vatandaşlarımızı da bize ulaşmaları halinde oyun öncesinde evinden alıp, bitiminde tekrar evine bırakacağız" şeklinde konuşuyor.
Festivalde bugün
10.00-11.00 Yazarlık Atölyesi-Nimet Erdem (Çakabey Kültür Merkezi)
11.00-12.30 Çocuklara Drama Atölyesi-Mahir Özel (Çakabey Kültür Merkezi)
13.00 4. Çeşme Tiyatro Festivali Açılışı (Cumhuriyet Meydanı)
Açılış Oyunu-Çeşme Belediye Tiyatrosu-"Kukla"
17.00-18.30 Oyunculuk Atölyesi-Orhan Alkaya
18.30-20.00 Söyleşi-"Gençliğin Sanatla İlişkisini Kurmak" Orhan Aydın, Haluk Işık, Mesut Güngör, Gürol Tonbul, Mustafa Seyhan Kurağ, Özlem Öztürk, Oktay Çaparoğlu (Aya Haralambos Kilisesi)
20.15 Şiir Dinletisi-Tuğrul Keskin (Çakabey Kültür Merkezi)
21.00 Oyun Gemisi Tiyatro Topluluğu 'Çöplük' (Çakabey Kültür Merkezi)
ege'den
Tütün deposu ve Kent Belleği: İşte Selçuk
Antalya'da ilginç Fuar var.
Adı YAPEX...
Bu etkinliğin temelinde de 'Kent Belliği' kendini gösteriyor.
Ve Kent Belleği'nin en göz alıcı takdimi de Selçuk Belediyesi Standı'nda yapılıyor. Kent müzeleri ve arşivinin neler olduğunu merak edenler bu standı görsünler.
Bu etkinliğe katılan herkesin gözü kulağı da şu bizim Selçuk Belediye Başkanı Hüseyin Vefa Ülgür'de.
Şimdi, Ülgür ile bir ayaküstü sohbetinden kafamızda kalanlar...
Bir tütün deposundan 'Kent Belleği'ne dönüşümün öyksüdür bu.
Ülgür'ü dinleyelim:
"Selçuk Efes 8500 yıllık Doğu Roma'ya başkentlik yapmış çok önemli kültürlerin yaşadığı bir kent. Osmanlı döneminde terk edilen bu kent Cumhuriyet döneminde tekrar yerleşime açılmış. Daha çok genç, 1957'de belediyesi kurulmuş bir kent Selçuk.
Bu iş öyle bir deniz ki boğulabilirsiniz. Hangi alanlarda çalışmanız gerektiği ile ilgili planlar yapmak lazım. Biz de bu yüzden bu önemli kentin belleği olması gerektiğini düşündük ve akademisyenlerle toplantılar yapalım dedik. Yıllarca sözlü tarih çalışmaları yürüttük. Biz bu bellekte tozlu eşyaların yer alamsındansa bizi anlatacak, kendimizi belgeleyecek yaşanmışlıkları paylaşmak istedik. Kente göç edenlerin Cumhuriyet ile, mübadele ile kente gelenlerin hikayelerini anlattık. Beş bine yakın belgemiz var. Belleğimizde ilk olarak Selçuk'un kronolojisini ve daha sonra da göç konularını anlattık. Bu bellek ile Selçuk tekrar hayat buldu. Buradaki konuklarımızı sergimize bekliyoruz."
günün fıkrası
Suçlu mu, suçsuz mu?
Haydutun biri yaşlı bir kadını parası için öldürmekten sanık olarak yargılanıyordu. Polis cinayet mahallinde delil olarak bir de erkek şapkası bulmuştu. Haydudun avukatı ustaca bir sevunma yaptı.
Son gün yargıç kararı okudu:
"İddia geçerli görülmemiş ve sanığın beraatine karar verilmiştir."
Sanık, avukatın kulağına fısıldadı:
"Şey, acaba şapkamı da verecekler mi?"
