CHP tam 16 yıldır AK Parti'nin karşısına ne lider olarak, ne program olarak, seçim kazanma potansiyeli bulunan bir parti kimliğiyle çıkamamıştır. Her seçimi kaybetmiştir.
Bunun baş nedeni de, arka arkaya gelen çapsız ve muhteris liderlerin 'küçük olsun ama benim olsun' ilkelerini siyaset amacı olarak belirlemeleridir.
***
Çok partili hayata gerçek anlamıyla geçildiği 1950 yılından bu yana yapılan tüm seçimlerde yetersiz kalan ve 68 yıldır tek başına iktidar oyu alamayan CHP'yi eleştirmeye kalkan herkese şu savunma ile gelinir: CHP Atatürk'ün kurduğu partidir, eleştirilemez, ellenemez.
Evet doğru. CHP Atatürk tarafından kurulmuştur ve çağdaş ulus devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini atan partidir.
Peki Atatürk sonrası?
Sanırım, vicdanı ve aklı olan hiçbir Atatürkçü günümüz CHP'sinin Atatürk'ün kuruduğu o çağdaş, üretken ve devrimici CHP ile aynı parti olduğunu söyleyemez.
"Değişmeyen ve değişmeyecek tek ilkem Türkiye Cumhuriyeti'nin sonsuza kadar çağdaş bir devlet olarak yaşamasıdır" diye defalarca bas bas bağıran bir insanın, yani çağa uyumlu olabilmek için sürekli değişimi ve gelişimi savunan bir devrimcinin temel amaçlarına bile tabu muamelesi yapan Atatürkçülere bakınca, görüyorum ki onların Atatürk'e verdikleri zarar, karşıtlarından kat be kat daha fazla.
Belirtilen nedenlerle tam bir inançla söylüyorum ki, eğer Atatürk sağ olsaydı bu günkü CHP'ye asla oy vermezdi.
CHP ile uğraşmak, yani 'ölüyü diriltmeye çalışmak' yerine kendi inanç ve ilkelerine dayalı yeni bir parti kurardı.