Yaz aylarının gelmesiyle birlikte izin ve tatil planları da yapılmaya başlandı.
Bütün çalışanlar yaz aylarında izin kullanmak istedikleri için planlamalar da birkaç aylık döneme sıkıştırılıyor. Ancak burada inisiyatif işverende.
İşveren izinlerin ne zaman kullanılacağını belirleyebiliyor.
Burada adaletli bir biçimde karşılıklı anlayış ile çözüm bulunması en doğru yöntem.
İzinlerin ne zaman kullanılacağını işveren belirlerken kaç gün kullanılacağını ise yasalarımız tespit ediyor. Çalışanların kullanacakları izin süreleri onların aynı işyerindeki çalışma süreleriyle ortaya çıkıyor. Kıdeme göre izin günleri artırılıyor. Aynı işverene bağlı olarak bir yıldan beş yıla kadar çalışan işçilere 14 günden, beş yıl ve daha fazla, on beş yıldan az çalışanlara 20 günden, on beş yıldan fazla çalışanlara ise 26 günden az yıllık ücretli izin verilemiyor.
Burada yasadaki "daha az izin verilemiyor" ifadesi bu günlerden daha fazla izin verilebileceğini de gösteriyor. Yani işveren 14 gün izni olan bir çalışana isterse 20 isterse 30 gün de izin kullandırabilir. Burada inisiyatif tamamen işverende bulunuyor.
Dolayısıyla işveren günleri artırabilir.
Ancak günler artırılsa da artırılmasa da bu izinler ücretli izinler. O yüzden izin süreleri boyunca çalışanların maaşlarının tam ödenmesi gerekiyor.
RESMİ TATİLE DİKKAT
İzin süresi boyunca hafta sonu tatili ve resmi tatiller denk gelirse bunlar da sürelere ekleniyor.
Yani 14 gün izin kullanan bir işçinin bu süre zarfında kullanacağı 2 günlük hafta tatili de izin süresine ekleniyor. Eğer izin süresi içinde bir resmi tatil rastlamışsa bu da izinlere ekleniyor. Örneğin ücretli izne çıktığında kurban bayramı denk gelen bir çalışan iznine 4.5 günü de ekliyor.
İZİN PARASI ÖDENİYOR
Bir hatırlatma da kullanılmayan izinler için yapalım. İzinlerinin tamamını ya da bir kısmını kullanamayan çalışanlar bunları bir sonraki sene kullanabiliyor.
Bu da mümkün olmaz ise işten ayrılırken son ücreti üzerinden parasını alabiliyor.
Burada ücreti alınırken işten ayrılmak gerekiyor. Çalışırken böyle bir talep oluşursa buna yasa izin vermiyor. Yani 'ben izin kullanmayayım bana parasını verin' gibi bir talep yasalarımıza uygun olmuyor.
İşçi izin kullanmaktan imtina edemediği gibi işveren de ben sana izin kullandırmayacağım diyemiyor. Bu yüzden tüm çalışanların kıdemlerine göre izin kullanmaları gerekiyor. 1 yılı doldurmayan bir çalışan için işveren isterse avans izin vererek yıllık iznini kullanmasını sağlayabiliyor. Ancak izin hak etmek için 1 yılı doldurma şartı bulunuyor.
AĞIR İŞE TAZMİNAT HAKKI
● 5 yıldır bir firmada çalışıyorum. İş çok ağır. Bunu sebep gösterip ayrılsam tazminat alabilir miyim? (ismi saklı)
İş kanununa göre işin ağır olmasından dolayı kendi isteğiyle işten ayrılmak tazminat hakkı doğurmaz. Bunu mahkemeye de verseniz bir sonuç alamazsınız. Ancak, tazminat hakkının doğması için işverenin sizi iş sözleşmesinde belirtilen işler dışında işler vererek çalıştırmış veya kasıtlı olarak yıldırma ve bezdirme uygulamak için fazla ve ağır iş vermiş olması durumunda mahkemeye dava açarak tazminat talep etme hakkınız olabilirdi. Bu arada eğer emeklilik için yaş dışındaki şartları tamamlamışsanız bu kez de SGK'dan bir yazı alarak işten ayrılabilirsiniz.
Bu durumda da istifa ederek tazminat alırsınız.
Bunun dışında sadece iş ağır gerekçesiyle ayrılırsanız tazminat alamazsınız.
HER İKİ MAAŞ ALINABİLİR
● Eşler SGK emeklisi, biri ölünce diğeri kendi maaşını alırken eşinin maaşını da alabiliyor mu? Cevriye EROL
Vefat eden sigortalının geride kalan yakınlarına ölüm maaş bağlanıyor.
Eşe kalan maaşa dul maaşı çocuklara kalana ise yetim maaşı deniliyor. Burada eşlerden hangisi vefat etmişse diğerine kadın erkek ayırt etmeksizin maaş bağlanıyor.
Maaş bağlanması için belli sayıda prim aranıyor.
Eşlerden birisi emekli ise zaten maaş hemen bağlanıyor.
Dul maaşında maaş bağlanacak eşin çalışıyor olması ya da emekli olması ödemeyi engellemiyor.
Yani eşi ölen birisi emekli de olsa bir işyerinde çalışsa da eşinin maaşını alıyor.
Hatta hem emekli hem de çalışıyorsa üç maaş birden alabiliyor. Sadece yeni bir evlilik yapmaması gerekiyor.
Burada eğer emekli ya da çalışıyor ise ödenecek maaşın oranı yüzde 75'ten yüzde 50'ye düşüyor. Yetim maaşında ise çalışıyor ya da emekli olmak ödemeyi engelliyor. Yetim maaşı alacak kız çocuklarının evlenmemesinin yanında çalışmaması ya da emekli olmaması da gerekiyor.