Bu çocukları biz şişmanlatıyoruz!
Tombiş yanaklarını sıka sıka sevdiğimiz bebeler büyüyor ve büyüdükçe de mutsuz oluyor. O bize çok sevimli gelen "göbüşler" onlar için birer kabusa dönüşüyor yaş aldıkça. Peki sorumlusu kim bu tablonun. Sen, ben, o... Biz..
"Ay bu çocuk çok zayıf" diyen sokaktaki teyze, her ziyaretinde -anne babanın bütün itirazlarına rağmen- bir poşet dolusu çikolata, kraker, şeker getiren dayı, "Ayol çocuk bu. Tabii ki yiyecek" diyerek önünde arkasında elinde kek poğaça dolaşan anneanneler, "Tabağındakini bitireceksin" diye nöbet tutan anneler, "Benim aslan oğlum" diye gazlayan babalar, "Aman böyle daha iyi yiyor" diye ekran karşısında yemeye alıştıran bakıcılar, iki çizgi film arasında hamburger tanıtımı sıkıştıran markalar... Herkes, hepimiz sorumluyuz.
ÇOCUK DOGRUYU GÖRMELI
Çözüm mümkün mü, elbette. Yanlışın yerine doğruyu koyarak, yani eğitimle.
Keşke ilkokuldan itibaren işin uzmanlarıyla, yani diyetisyenlerle çocuklar sık sık bir araya getirilse. Hem okulda doğrusunu öğreten çocuk, evdeki yanlışlara da müdahale eder belki kim bilir? Uzman Diyetisyen Melike Çetintaş, gelişme çağında hızla kilo alan çocukların büyüdüklerinde şeker, tansiyon, kalp hastalıkları gibi birçok hastalıkla mücadele etmek zorunda kaldığına dikkat çekiyor. Okul hayatında kilosu üzerine birçok kötü yoruma maruz kalan çocukların, özgüvensiz, öfkeli ve başarısız hissettiğini vurgulayan Çetintaş, "Bu sebepten çocuklarda doğru beslenme ve uygun diyet oldukça önemlidir" diyor.
ES DOST TAVSIYESI OLMAZ
Kilolu çocuk diyetisyene götürülebilir mi? Elbette. Uzmanlara göre, çocuklarda 7 yaşından itibaren sağlıklı bir beslenme programı planlanabilir. Burada belirli ölçütler var elbette. Örneğin kesinlikle düşük kalorili zayıflama diyetleri önerilmez.
Büyüme ve gelişmesine destek olacak, sağlıklı ve düzenli beslenme programı oluşturulur, hayat tarzında düzenlemeler yapılır. Doğru beslenme ile hem gelişimi ve boy uzaması desteklenir hem de fazla kiloları kolaca vermesi sağlanır. Esasen kulaktan dolma veya 'kafaya göre' yöntemlerle, eş dosttan alınma tavsiye ile değil de işin uzmanına danışarak yola çıkmak en güvenlisi, en doğrusu. Uzm. Dyt. Çetintaş, bu konuda ailelere şu tavsiyelerde bulunuyor:
● Evde abur cubur bulundurulmamalı.
● Güne güzel bir kahvaltı ile başlaması sağlanmalı.
● Yanına süt, yoğurt, meyve, kuru yemiş gibi sağlıklı ara öğünler konulmalı.
● Öğle yemeğini okulda yiyecekse, tam buğday ekmeğine yeşillikler eklenmiş tavuklu sandviç, peynirli sandviç gibi sağlıklı alternatifler konulmalı.
● Haftada 2 gün mutlaka balık yedirilmeli.
● Hareketli olmaya teşvik edilmeli.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.