Suriye'nin kasıtlı saldırısı bir gerçeği daha gözümüzün önüne serdi.
Bu ülkenin aydınları içinde çok namussuz adam var.
Nerden anlıyoruz bunu?
"Biz buradayız" diye işaret fişeği atıyorlar sanki.
Köşelerinde kendi ülkeleriyle ve kendi ülkelerinin yöneticileriyle adeta dalga geçiyorlar.
Bir taraftan rahatımız bozulur korkusuyla ödlek fareler gibi "savaş olmasın" nutukları atıyorlar; diğer yandan Suriye'nin tecavüzünden hareketle Türkiye'nin gücüyle alay ediyorlar.
Başbakan dün ne güzel söyledi: "Satılmış kalemler"
***
Oysa yaşanan krizden bu yana Türkiye'yi yönetenler gerçekten bir büyük devletin yöneticilerine yakışacak şekilde yönettiler krizi.
Her şeyden önce Türkiye'ye kurulan tuzağı sabırlı davranarak bozdular.
Neydi tuzak?
Esat yönetiminin halkıyla arasındaki kavgayı, Türkiye ile Suriye arasındaki bir kavgaya dönüştürmek.
Avuçlarını yaladılar, Türkiye bu oyuna gelmedi.
Ama simdi Türkiye kendi kronometresini çalıştırdı ve kendi oyun planının düğmesine bastı.
Ben anlatayım o planın ne olduğunu:
Birinci aşama: Türkiye bu saldırganlık karşısında teenni içinde hareket ederek tüm dünyanın taktirini kazandı. Ayrıca Suriye saldırganlığını Birleşmiş Milletler ve NATO zeminlerine gayet etkili bir biçimde taşıdı ve bu kuruluşlara Suriye'nin mütecaviz bir ülke olduğunu kabul ettirdi.
İkinci asama: Suriye ve arkasındaki güçlerin Türkiye'ye kurdukları tuzağı bozdu ve bu saldırıyı Esat'ın Suriye halkına yaptığı zulmü daha da net gösteren bir pertavsıza dönüştürdü.
***
Üçüncü ve son aşama:
Başbakan Erdoğan dünkü grup toplantısında Türkiye'nin Suriye'ye karsı hayata geçireceği eylem planını açıkça ortaya koydu aslında.
Benim kesin inancım odur ki Türkiye, Suriye'yi askeri olarak cezalandırıcı bir girişimi dün itibariyle başlatmıştır.
Bu politikanın ipuçlarını verdi Başbakan.
Dediği su:
"Eğer sınırlarımızın içinde dışında, havada karada tek hareketini görürsem seni cezalandıracağım"
Bu sözü hasbel kader devlet dilini bilen biri olarak tercüme edeyim:
Diyor ki Başbakan Erdoğan, "Sen boyundan büyük ise kalkıştın, bu sefer de ben seni yok etmeye karar verdim."
Bugünden sonra sınırda provokasyon yapmak, hadise çıkarmak, taciz etmek Türkiye'nin inisiyatifinde olan bir şeydir ve kimsenin şüphesi olmasın ki Türkiye sadece saldırganı cezalandırma sürecini başlatma fonksiyonu olacak bu tacizi yapacaktır.
Sonra...
Sonrası şu: Suriye'deki iç savaşı da bitirecek şekilde cezalandırıcı bir hava-kara harekatı.
Elbette uluslararası toplumun desteği ile.
Türkiye'yi izlemeye devam edin.
