• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
HÜSEYİN KOCABIYIK

Selçuklular ve Timur, Kürt sorununu nasıl çözmüş?

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 05 Temmuz 2012, 19:44
Prof. Dr. Osman Turan Selçuklu tarihinin en büyük biridir.
Osmanlı sarayının damadı da olan Osman Turan'ın Selçuklular üzerine yazdığı eserler bugün dahi aşılamamıştır.
Prof. Fuat Köprülü gibi o da Demokrat Parti'den ve Adalet Partisi'nden siyasete girmiş ancak darbeler onların siyasette verimli olmalarına mani olmuştur.
İyi bir tarihçi olduğu kadar derin bir mütefekkir de olan Osman Turan'ın "Din ve Laiklik" adlı eseri üniversite yıllarında zihnimizi alabildiğine açan kitaplardan biri olmuştur.
Aynı şekilde, "Doğu Anadolu Türk Devletleri Tarihi" adlı çok değerli eseri, özellikle de şu günlerde, Kürt meselesi konusunda kafasındaki muammaları çözmek isteyenlerin mutlaka okuması gereken bir eserdir.
Farsça, Ermenice, Rumca, Arapça ve Türkçe kaynaklardan yararlanarak yazılan bu bilimsel eser Kürt meselesine dair zihnimizde birden bire tarihsel bir derinlik kazandırıyor.
***
Bir kere eseri okuyunca görüyorsunuz ki, Doğru Anadolu ve Güney Doğu Anadolu dediğimiz mıntıkada şehir ve medeniyet olgusu Malazgirt'le birlikte, yani Türklerin Anadolu'ya girişiyle yeniden başlamış.
Türklerin otantik halklara hoşgörülü siyaseti, her şeyden önemlisi Müslümanlığın harmanlayıcı, barışçı ve medenileştirici iklimi yeni şehirlerin hızla kurulmasına, eskilerin ihya edilmesine ve kalabalıklaşmasına neden olmuş.
Ama benim bu kitaptan öğrendiğim ve bu güne de ışık tutacak en önemli bilgi , adına "Kürt sorunu" dediğimiz arızanın 30 yıllık veya 80 yıllık değil, tam olarak bin yıllık bir sorun olduğu gerçeğidir.
Prof. Dr. Osman Turan derin devlet adına kitap yazan bir değil. Onun yaşadığı dönemde zaten bugün anladığımız anlamda bir Kürt sorunu da yoktu. Dolayısıyla onun bilimsel tespitleri bana göre büyük önem taşıyor.
Kitabında diyor ki Osman Turan: Evet, Malazgirt'te Bizans'ı yenen Türk ordusunun için de Kürt unsurlar da vardı. Ancak Kürtler o bölgelerde dağınık ve genellikle de dağlarda yaşayan bir topluluktu.
Şehirlerin kurulması ve Müslümanlığın ortaklaştıran iklimi Kürtlerin şehirlere inmesini sağladı.
Ancak, her dönemde dağlarda yaşayan ve şehirlere, köylere, obalara, düğünlere saldıran, kız kaçıran bir Kürt terörü yaşanmıştır.
Devletin bu saldırganlıkla uzun yıllar boyunca çatıştığını öğreniyoruz.
Yine kitaptan öğreniyoruz ki Timur o coğrafyaya geldiği zaman bu Kürt unsurlar, o dönemde dünyanın en güçlü ordularından biri olan Timur'un ordusuna dahi saldırmış, taciz etmiştir.
Timur sonunda çareyi bu grupları şiddetli bir biçimde cezalandırarak bulmuştur.
***
Kitaptaki bilgilerden çıkarılacak sonuç şudur: bu bölgede yaşanan sorun tarihte de aynen vardı.
Bu sorun çözülebilecek bir sorun değildir; yönetilmesi gereken bir sorundur.
Bugün terörle mücadele dediğimiz aksiyonu Selçuklu devleti de, Timur devleti de yapmış ve sorunu bu şekilde yönetmişlerdir.
Bugün de terörle mücadelenin etkili bir biçimde yapılması çok önemlidir.
Başbakanı yanlış kararlar almaya zorlayan ve onun gücünü istismar etmek isteyen zevat tarihten ve bizim devlet ve millet kültürümüzden kopuk bir eklektik zihniyeti temsil ediyor.
Allah'tan, Başbakan Erdoğan bu büyük devlet kültürünün taşıyıcı aktörü.
İşte dün Karayılan'ın açıklamaları yayınlandı.
Ne diyor?
"Ayrı devlet" diyor.
"Barış hikdiyor.
Silahlı çözümden söz ediyor.
Bunlarla ne müzakeresi yapacaksınız?
Uzun tarihimize dönüp baktığımız vakit bu bölgedeki istikrar dönemlerinin şu yukarıdaki sözleri söyleyen eşkıyanın diz çöktürülmesiyle birlikte başladığını görüyoruz.
Tarih bize yalan söylemeyeceğine ve tarihi tecrübe önemli olduğuna göre, devlet adamlarının daha çok tarihe dönüp bakmalarını öneriyorum.
Prof. Dr. Osman Turan'ın kitabında Kürt meselesinin nasıl çözüleceği-veya yönetileceği-yazıyor.



Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.