Bir şeyler yapmaya çalışan adam
CHP onlarca yıldır kötü yönetilen bir parti, buna şüphe yok. Her seçim sonucu bu parti için katlanılmaz bir hayal kırıklığı olmuştur.
Buna rağmen bu parti, daha doğrusu bu partiyi sırtında kutsal bir emanet gibi taşıyan gönül verenler dimdik ayakta durmaya devam etmişlerdir.
Türk siyasi tarihinde CHP kadar vefalı bir seçmene sahip bir başka parti zor gösterilir.
Dün Ankara Arena'da CHP'lilere özgü o parti bağlılığının ve bir geleneğe vefanın en somut örneklerinden birini gördük.
Ankara'nın cehennemi sıcağına rağmen binlerce insan o salonda yeni bir umut döneminin kapısını aralamaya çalışan liderleri Kemal Kılıçdaroğlu'na destek sunmak için buluşmuşlardı.
İnsanların nefes almakta zorlandığı bir salonda bu derece bir coşkunun olması CHP adına iyimserliği davet eden bir görüntüydü.
KEMAL BEY RÜZGARI VAR MIYDI?
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu eski kongrelerden farklı olarak, 34. Kongre'ye rakipsiz girdi.
Kılıçdaroğlu başarılı mı başarısız mı sorusu etrafında CHP analizleri yapanlara ve bilhassa Kılıçdaroğlu'nu küçümsemek için hiçbir fırsatı kaçırmayanlara çok şey söyleyen bir kongre bu.
Kemal Bey iki yıllık genel başkanlık sürecinde partisini tam olarak zapturapt altına almış, kendinden emin, kendine göre bir takvim tasarlamış bir genel başkan profili sergiledi dünkü kürsü konuşmasında.
CHP gibi bir partide iki yıl gibi bir sürede bunu başarmış olması Kemal Kılıçdaroğlu'nun öyle hafife alınacak bir siyasetçi olmadığını gösterir.
Peki tüm bu gerçeklerin yanı sıra, dün Arena salonunda, siyasetin üzerinde lodos etkisi yaratacak bir Kemal Kılıçdaroğlu rüzgarının estiğinden söz edebilir miyiz?
Hayır, öyle bir rüzgar yoktu; sadece umut peşinde koşan vefakar tabanına umut veren, onların dünyasında sempati ve güven biriktiren bir genel başkan vardı karşılarında.
Rahat ve kendinden emin hali Kemal Bey'in en dikkati çeken tavrıydı.
Konuşması iyi hazırlanmış bir konuşmaydı.
Ancak özgürce hazırlanmış, yarattığı umudu tüm toplumun ilgi alanına taşıyacak bir konuşma değildi dünkü konuşma.
Belli ki Kemal Bey de onun yetenekli danışmanları da CHP'nin o çetrefilli yapısını her argümanı oluştururken dikkate almışlar.
Durum böyle olunca ortaya ister istemez sınırlı bir etki çıkıyor kongreden.
Güzel hazırlanmış ama "yeni CHP, değişim" gibi iddialı sloganların içini doldurmaktan çok uzak bir konuşmaydı.
***
Aslında dünkü kongrede CHP'nin mazisinden gelen dev sorunlarını bir kez daha gördük.
Daha doğrusu büyük çelişkilerini.
Bir tarafta partisini enine boyuna analiz edebilmiş ve değişim yönünde yol almaya çalışan bir çalışkan genel başkan var; ama diğer tarafta, CHP'nin statükonun muhafızlığını yapmaya devam etmesini isteyen, CHP'nin ancak bunu yaparak varlığını anlamlandıracağını düşünen koca bir gövde var.
Kılıçdaroğlu belirlediği hedeflerle hala güçlü olan bu yapıyı uzlaştırmaya çalıştı.
İçinden çıkılmaz çelişki işte burada.
Değerli Profesör Tanju Tosun'un dediği gibi, bir yandan statükonun bütün kavramlarını ve alametlerini kullanıyor, diğer yandan ise değişim ve demokrasi vurgusu yapıyor.
Bundan CHP'nin kendi iç düzenini yönetme becerisi çıkar; ama buradan asla bir iktidar çıkmaz, sonuç alıcı ve toplumun tamamını kapsayıcı bir oyun kuruculuk hiç çıkmaz.
Kürsüde cesurca demokrasi ve değişim vurgusu yapan, Kürt sorunu başta olmak üzere temel sorunları kendine gündem haline getiren bir Kemal Kılıçdaroğlu vardı dün.
Ama beş dakika sonra, Atatürk'ü eski statükocu anlayışla yorumlayan, "tam bağımsızlık" diye kükreyen bir Kılıçdaroğlu daha belirdi o kürsüde.
İnsan elinde olmadan "nasıl yani?" diyor.
Daha geçen seçimde Hakkari'de Avrupa Yerel Yönetimler Şartı'nı kabul ettiğini söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu değil miydi?
DAĞ FARE Mİ DOĞURDU?
34. CHP Kurultayı yukarıda belirttiğim nedenlerden dolayı kamuoyunu ve siyaseti derinden etkileyecek bir rüzgar doğurmadı elbette. Ancak bazı bakımlardan hiç şüphesiz tarihi sonuçları olan bir kongre olmuştur.
Bir kere CHP'de Kemal Kılıçdaroğlu'nun güçlü olacağı bir dönem başlamıştır. Bugün parti organlarını belirleyecek olan kongre Kılıçdaroğlu'nun istediği takım arkadaşlarını ona verecektir.
Her şeye rağmen umut üreten bir kongre olmuştur. Artık mücadele eksenini dışa döndürmüş bir CHP görüntüsü izlendi dün.
Önümüzdeki günlerde daha etkili bir CHP muhalefeti görürsek hiç şaşırmayalım.
Yine de insanı iyimserliğe zorlayan bir kongre oldu 34. Kongre. Kim bilir belki de bu kongre CHP'nin girmesini istediğimiz değişim döneminin kapısını aralayacaktır.
34. Kongre için dağ fare doğurdu denemez elbette ama siyasetin yelkenlerini kabartan bir rüzgar estirdiği de söylenemez.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.