Moody's'un yeni Türkiye notu
***
Bakın neden ilgilendiriyor anlatayım: Bir kere bizi bekleyen en önemli sorun ne terör sorunu ne de Suriye sorunu, bizi bekleyen en önemli sorun orta gelir tuzağı denilen tehlikeye maruz kalmaktır. Yani 10 bin dolar seviyesindeki ülkeler, yani bizim gibi ülkeler, şayet üç'ten on'a çıktıkları gibi on'dan 18-20 bin dolar seviyesine çıkamazlar ise işte orada sorunlar başlıyor. Sorun kavramını etnik sorunlardan toplumsalın her türlü sorunlarını içeren çok geniş bir yelpaze olarak anlayabilirsiniz, işte bu sorunlar tepemize çöker.
Biraz daha açalım: Eğer AK Parti milli geliri 3 bin dolardan 10 bin dolara getirememiş olsaydı terör sorununu çözemezdi. Devam edelim: Eğer AK Parti şu ana kadar kişi başına milli geliri 10 binden 20 bin dolara çıkarmış olsaydı Suriye konusunda kendini böyle çaresiz hissetmezdi. Öyleyse soru şu: Bu sorun nasıl aşılır? Ekonominin evrensel mantığı ile düşünürsek bunun iki çaresi var: Ya petrol yatakları bulacaksınız, ya da dışardan gelip size kalıcı yatırımlar yapacaklar. Türkiye'nin petrol yatakları bulmak gibi bir şansı olmadığına göre yatırım çekmek zorunda. Elinde büyük parası olan fonlar veya şirketler gelecekler size yatırım yapacaklar, siz istihdam sorunlarınızı, ticaret açığı sorunlarınızı, ekonomiyi büyütme sorununuzu böyle halledeceksiniz. Basitçe anlattım ama gerçek bu. Diğer yandan yabancı sermaye sizin ülkenize gelirken iki şeye bakar: Siyasi istikrar var mı? İkinci olarak güvenli bir ülke mi? Bunun böyle olup olmadığını da S&P, Fitch ve Moody's gibi derecelendirme kuruluşlarının not sistemine ve raporlarına bakarak karar veriyor. Yani Türkiye'nin notunun yükselmesi ve yatırım yapılabilir bir ülke durumuna gelmesi o kadar önemli bir gelişmedik ki aksini söyleyenin hemen iyiniyetini veya bilgisini sorgulamalısınız.
***
Kimse unutmasın, dünyada trilyonlarca dolar para var ve kanalize olacağı yer arıyor. Londra'da sipere yatmış olan para babaları eskiden bizim ülkemize gecelik vurgunlar yapmaya gelirlerdi, şimdi mecburen adam gibi yatırım yapmaya gelecekler. Daha açık yazayım, bu para babaları eskiden bizim ciğerimizi sökerlerdi, yılda 56 milyar faiz öderdi bizim bütçe ve bu da fukara Türk insanın cebinden sökülür alınırdı. O günler geçmişte kaldı artık. Benim dış vesayet organları dediğim kurumlar bir bir çözülüyor ve Türkiye'nin hakkı olanı vermeye başlıyorlar. Vurguncular iş yapsın diye bu kredi derecelendirme kuruluşlarının yıllarca Türkiye'nin notunu artırmamak için nasıl direndiklerini bu piyasayı bilenler iyi bilir.
Sokaklarda emperyalizme hayır diye gösteri yapanlara bir çift sözüm var ve bunu söylemek zorundayım:
Ahmak adam! Türkiye ekonomik emperyalizmi bertaraf ediyor, haberin yok!
Hadi git işine...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.