Bu sorun yok mu sayılsın?
Eskişehir harika bir şehir. Birçok özelliğiyle bizim İzmir'e benzer.
İnsanları hem gelenek ve görenekleri çok önemser hem de modern ve popülere dönük bir ilgiye sahipler.
O nedenle sema gösterisini huşu içinde izleyen bir Eskişehirliyi ertesi gün Gülşen'in konserinde dans ederken görebilirsiniz.
Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nde "Eskişehirli yabanı sever" diye yazar.
O yüzden İzmir'de de örneklerine rastladığımız gibi yeni bir hayat kurmak için Eskişehir'e yerleşen eski PKK'lılara bile rastlarsınız.
Bu şehrin harika özellikleridir bunlar.
***
Uzun bir Eskişehir tanımını şunun için yaptım:
Çok önemli, çok ciddi bir sosyal yara var Eskişehir'de. Başbakan'ın yaptığı ve çok tepki alan öğrenci evleri açıklamasını aşağıda yazacaklarımla birlikte düşünmekte fayda var.
Genç kızların sabaha kadar güvenlik içinde gezebildikleri bu özgür şehirde çok güzel iki üniversite var. Bana söylendiğine göre, bu 250 bin öğrenci içinde on bin öğrenci var ki durumları tam bir sosyal sorun.
Bu on bin öğrenci açık öğretime kayıtlı, ceplerinde bir öğrenci kimliği taşıyorlar. Ama aileleri onları örgün öğretim öğrencisi sanıyor. Yani bu 10 bin genç ailelerinin kontrolünden kaçmak için yalan söylüyorlar ve ailelerini aldatıyorlar.
Sorun da bu yalan ve kandırmaca temelinde ortaya çıkıyor. Bu gençlerin bazıları iş bulup çalışıyor ama bir çoğu da ya uyuşturucu dahil, zararlı alışkanlıklar ediniyorlar ya da özel açılmış evlerde istismarcıların ellerine düşüyorlar.
Ailelerine yalan söyleyen gençlerin birçoğu tuttukları evlerde kızlı erkekli kalıyor.
Şimdi düşünelim:
Bu on bin genç bir sosyal sorun değil mi?
Bunlar şehrin labirentleri içinde, karanlık dehlizlerde nasıl bir yozlaşma ve yok oluş süreci yaşıyor, bunu biliyor muyuz?
Bu soruları iç denetimimizden geçirip cesurca cevaplayalım.
***
Ben Başbakan'ın pek de anlaşılamayan çıkışının eline gelen bu bilgilere dayandığını düşünüyorum.
Kendisini muhafazakar kimlikle ifade eden ve bu kimlikle halktan oy alan bir siyasi lider varlığı apaçık olan böyle bir sosyal sorunla neden ilgilenmesin?
Eskişehir'deki sorunu gören birisi olarak Başbakan Erdoğan'ı canı gönülden destekliyorum, ancak meramını biraz daha açık anlatması şartıyla.
Ayrıca bir önerim var: Hükümet sivil araştırma şirketlerine bu konuyla ilgili derhal araştırma yaptırmalıdır.
Üniversiteler keza bu konuda çalışmalar yapabilirler.
Tabii ki hayat tarzımıza kimse müdahil olmasın ama çocuklarımız da karanlık dehlizlerde harcanıp gitmesin.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.