Giriş Tarihi: 21 Şubat 2014, 18:58
Genelkurmay eski Başkanı, şimdinin "terör örgütü lideri" suçlamasıyla hapis yatan mahpusu İlker Başbuğ, 2008-2009 yıllarında, yani Genelkurmay Başkanı iken bir "asimetrik tehdit"ten söz etti durdu.
Bu satırların yazarı da dahil, İlker Başbuğ'ı acımasız bir biçimde eleştirdik.
Diğer bir değişle, kastetmiş olduğu, yani "asimetrik tehdit" şeklinde kodladığı cemaati ölümüne savunduk.
Aradan beş sene geçti, ne oldu?
O gün İlker Başbuğ'un karşısına dikilen bizlerin yanıldığı ortaya çıktı.
İlker Başbuğ'un "asimetrik tehdit" dediği örgütlenmenin "paralel devlet" örgütlenmesi olduğu anlaşıldı. Dahası bu örgüt doğrudan bir darbe girişiminde bulunarak tehditten de öte bir yakın tehlike olduğunu gösterdi.
Bütün bunlar bir film şeridi gibi gözlerimizin önünden akıp geçerken şu duruma ne demeli peki:
Beş yıl önce tehlikeyi haber veren Genelkurmay eski Başkanı "terör örgütü lideri" olarak hala hapiste yatıyor.
Buna karşılık onun işaret ettiği "asimetrik örgüt" savcı olarak, polis olarak devletin içinde görev yapmaya devam ediyor.
Devleti göreve çağırıyorum:
İlker Başbuğ derhal özgürlüğüne kavuşmalıdır!
Devlet en üst düzeyde ondan özür dilemelidir!
Sadece devlet değil, İlker Başbuğ'la ilgili suçlayıcı yazılar yazan, ona yapılan haksızlığa ses çıkarmayan herkes özür dilemelidir!
Ben kendi adıma o özrü diliyorum!...
BAY BALBAY!.. SENİN HUKUKUNU SAVUNMAK İÇİN YENİ ASIR GAZETESİ DOKUZ SÜTUNA MANŞET ATTI! SEN İÇERİDE YATANLAR İÇİN NE YAPMAKTASIN?..
Mustafa Balbay benim gözümde demokrasi kahramanı filan değildir, hatta demokrat değildir. Dosyasını okumuş biri olduğum için rahatlıkla ifade edebilirim ki aslında hem gazetecilik mesleğine hem de demokrasiye hiç de yakışmayan davranışlarda bulunmuştur.
Generallerle nasıl darbe muhabbeti yaptığını merak eden varsa bu köşeden hepsini tek tek gösteririm.
Bunların üzerinde fazla durmayacağım, sonuçta Mustafa Balbay uzun tutukluluk süresi nedeniyle mağdur edilmiş biriydi.
Ayrıca eylemiyle verilen ceza arasında bir orantısızlık vardı. Biz Mustafa Balbay'ın 34 yıl hapis cezasını gerektirecek bir suç işlediğine inanmadık.
O nedenle de onun özgürlüğü için Yeni Asır olarak sesimizi yükselttik.
Peki özgürlüğüne kavuşmuş Mustafa Balbay ne yapıyor?
Kusura bakmasın, bol bol gevezelik ediyor. Artık kabak tadı veren kelime oyunları yapıyor ve siyasi şovlarla kendine yeni bir siyasi gelecek kurguluyor.
Bunları yapmaya devam edebilir, kendi bileceği iş, ancak içerde yatan arkadaşlarıyla ilgili de biraz mesai harcasa iyi olmaz mı?
BAŞBAKAN ERDOĞAN'IN TÜRK MİLLETİNE EN BÜYÜK HİZMETLERİNDEN BİRİ İNTERNET YASASI'YLA ÇOCUKLARIMIZI, MİT YASASI'YLA DEVLETİMİZİ GÜVENCE ALTINA ALMASIDIR!
Bir demokrat olarak Başbakan Erdoğan'ı gönül rahatlığıyla desteklememe neden olan yüzlerce icraat sayabilirim.
Bu ülkeyi süründüğü yerden aldı dünyanın en güçlü ülkeleri arasına soktu.
Türkiye kurulduğu günden bu yana ilk kez bu kadar bağımsız oldu.
Koca bir ekonomi haline geldik.
Demokrasimiz güçlendi.
Darbeler tarih oldu.
Eğitim ve sağlıkta dünyanın en iyi uygulamaları bizim ülkemizde başarıldı.
Fakirlik ortadan kalktı.
Daha yüzlerce gelişmeyle medeniyet yolunda çağ atladı ülkemiz.
Bunları saymayacağım.
Asıl kolayca aklımıza gelmeyen ama belki de her şeyden daha önemli olan Tayyip Erdoğan icraatları ilgimi çekiyor benim ve bunlar için daha çok destekliyorum AK Parti'yi.
Mesela, bu ülkenin otobüslerinde, trenlerinde, hatta uçaklarında, kahvelerinde sigara içilirdi. Çocuklarımızın ciğerleri katranla sıvanırdı daha on beşine gelmeden.
İşte çocuklarımızı sigara dumanından o kokana kadınların sabah akşam eleştirdiği Tayyip Erdoğan kurtardı.
Mesela, bu ülkenin insanları 90 senedir katkı maddeli ekmek yiyordu, eşek etinden suçuk yiyordu, sosislerin nasıl yapıldığını burada hiç anlatmayayım isterseniz.
İlk defa bu hükümet halka katkı maddeli gıda yediren şirketleri büyük küçük demeden teşhir etti.
Ne oldu? Şimdi bu millet sağlıklı gıda ile besleniyor.
İşte bir hayırlı iş daha:
İnternet yasasında düzenleme yapıldı bugünlerde, ulusalcı, bilmem neci bir sürü kokana ve züppe "özgürlüğümüz gidiyor" diye feryat figan. Kimsenin özgürlüğü bir yere gitmiyor ama kesin olan bir şey var: Çocuklarımız internet üzerinden gelecek tehlikelere karşı kesin olarak korunuyorlar.
Aileler çocuklarıyla ilgili yaşanacak muhtemel felaketleri önleyecek tedbirlere devlet eliyle kavuşuyorlar.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın.