• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Kurbandan maksat MEHMET DEMİRCİ

Kurbandan maksat

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 30 Temmuz 2020, 01:08

Yarın Kurban Bayramı'nın birinci günü. Okuyucularımın bayramını tebrik ederim.
Kurban, Allah yolunda kesilen koyun, sığır gibi küçük ve büyükbaş hayvan için kullanılan dini bir terimdir.
Kurban kelimesinin kökü "kurb, kurbiyet" olup yakın olmak manası taşır.
Yani kurban Allah'a yakınlaşma amacı güden bir ibadettir.

ASIL AMAÇ BAŞKADIR
Allah'a yaklaşmanın çeşitli yolları vardır. Bunlardan biri de O'nun adına bir hayvanı boğazlamaktır. Ama önemli olan bunda güdülen niyettir, kişinin ne amaçla kurban kestiğidir. Kurbanlık hayvanın kesilmesi, etinin değerlendirilmesi, işin şekil yönüdür. Asıl amaç başkadır.
Şu ayet bunu açıkça ifade eder:
"Şunu iyi bilin ki, kestiğiniz hayvanların ne etlerine de kanları Allah'a ulaşır. O'na ulaşacak olan sadece sizin takvanız, yani samimi niyet ve davranışınızdır." (Hac, 22/37)

TAKVALI DAVRANIŞ
Ne deniyor bu ayette? "Allah'a ulaşacak olan ancak takvanızdır." Yani kurbanı ister kendiniz kesin, ister vekalet verin, ister bir yere bağışlayın; bütün bunlar güzel, fakat bunu bir ibadet olarak yapıyorsanız, Allah'ın hoşlanacağı, O'nun katında makbul olan asıl şey sizin bu konudaki takvalı davranışızdır.
Nedir takva?

TAKVA KALPTEDİR
Takva Allah'a gönülden inanmak, O'na karşı sevgi ve saygı ile karışık bir korku duymaktır. Bu, bir çocuğun çok sevdiği anne babasını üzmemek için dikkatli davranması, onları üzmekten korkması gibidir.

Takva Allah'ın emir ve yasakları karşısında sorumlu, duyarlı, bilinçli olmaktır. Bu dini duyarlılık her konuda insanı dikkatli olmaya sevk eder. Bu derin saygı tutum ve davranışlarda Allah'ın rızasını her şeyin üstünde tutmaya yöneltir.

Peygamber Efendimiz "Takva işte buradadır" sözünü üç kere tekrarlamış ve her defasında eliyle göğsüne işaret etmiştir. Evet takva kalptedir.

AHLAK EROZYONU

Maalasef biz bu anlayışı yitirdik. Bugün her bakımdan ciddi bir ahlak zafiyeti yaşıyoruz. Pek çoğumuz şeklin, gösterişin, rutin olanın esaretinden kendimizi kurtaramıyoruz. Özü kaybettik. Dindarlığımız sıradanlaştı. Uydum kalabalığa deyip yarı bilinçli yuvarlanıp gidiyoruz. Bayramımız, cumamız, namazımız, kurbanımız maalesef bir özden yoksundur ve şekilcilikten kurtulamıyor. Kul hakkı kavramını unuttuk. Kazancımızda haram-helal endişesi taşımıyoruz. Vah ki ne vah!

Kurbanların, bayramların bizi silkelemesi, takvalı bir hayata, kendimizi her an Hakk'ın huzurunda olma bilincine ulaştırması dileğimdir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.