Yerli ve milli aydın Alev Alatlı
Tanzimat'la birlikte yüzümüzü Batı'ya döndürdük. Öğretim kurumlarımızı ona göre düzenledik. O dönemde Avrupa'da baskın olan görüş pozitivist-materyalist çizgide idi. Bizim yeni açılan okullarımız da bu yönde oldu. Cumhuriyet'in kurucu elitleri bu okullarda yetiştiler. Yeni devletin eğitim-öğretim sistemi bu konuda daha ileri gitti. Fransız tipi katı laikçilik de buna eklendi. Marksist görüşler 1917 Rus ihtilalinden sonra etkisini artırdı. Böylece bizim eğitimli elitlerimiz çoğunlukla pozitivist, materyalist, ve sol ideolojilere bağlı seküler tipler olarak ortaya çıktılar.
Anlatmaya çalıştığım bu zihniyet mensupları fikir, sanat ve edebiyat dünyamıza hakim oldular. Bu çizgiye uymayan yazar ve sanatçıları görmezden geldiler, onların unutulmasına yol açtılar. Bu durum son 20 yıllık Ak parti iktidarında kısmen sarsıldı ise de hala varlığını ve gücünü sürdürmektedir. Bunlara göre "aydın" olmak için solculuk sosuyla kaplanmış Batıcı görüşe sahip olmak gerekir. Ayrıca milli tarihimizi, milli kültür ve medeniyetimizi, yerli değerlerimizi görmezden gelmek veya bunları hafife almak icap eder.
MERİÇ VE ALATLI
Bu yanlış zihniyet çemberini kıran iki aydınımız oldu: Cemil Meriç ve Alev Alatlı. Bence Alatlı Cemil Meriç'ten daha milli ve yerlidir. Me riç'in "Jurnal"ini okuyan bunu anlar. Bu arada Cemil Meriç'in müthiş üslubunu ve müstesna Türkçesini unutmamak gerekir. Ben "yerli ve milli" tabirini önemserim. Bazılarınca hafife alınsa da "Altın yere düşmekle sakıt olmaz kadr ü kıymetten."
Alev Alatlı (1944-2024) Japonya'da Amerikan Lisesi'nde ve ODTÜ Ekonomi'de okudu. ABD'de yüksek lisans, ayrıca felsefe ve teoloji doktorası yaptı. Kahire'de bulundu. Kısacası Batı ve Doğuya ait sosyal bilimleri iyice öğrendi.
Ben kendisini önce romanlarıyla tanıdım. 90'lı yılların başlarında çıkan Viva La Morte, Nuke Türkiye, Valla Kurda Yedirdin Beni, O. K. Muste Türkiye Tamamdır adlı kitaplarını yutarcasına okumuştum. Sonraki eserlerini de okudumsa da bilahare onun hızına ayak uyduramadım.
Alev Alatlı adeta bir enerji dinamosu idi, müthiş çalışkandı. Pek çok kitap yazdı, Üniversite kurdu. İnternet sitesi çok zengin ve öğreticidir. Müthiş bir organizasyon yeteneği vardı. Yeni nesillerin sağlam bilgi ve kültür kaynaklarına ulaşması için önce Batıya Yön Veren Metinler kitabını çıkardı (4 cilt, 1814 sayfa).
5 ciltlik "Bize Yön Veren Metinler" müthiş bir projedir. 750 yılından bugüne kadar olan kültür, sanat ve medeniyetimizin ana metinlerini belirlemek, bir araya getirmek ve kalın kitaplar halinde yayımlamak büyük başarıdır. Önümde bu serinin 750 sayfalık IV. cildi var. Bakıyorum, 1606-1923 arasını kapsamak üzere çeşitli metinlerin yer aldığı ana konu başlıkları şöyle: Hukuk, Askeri Tarih, Siyasetnameler, Kronikler, Sefarenameler, Hatırat, Din Kaynaklı Literatür, Bilim, Kültür, Sanat, Dil ve Edebiyat.
ALATLI NASIL MİLLİ KALDI?
Cumhuriyet elitlerinin içine sıkışıp kaldığı pozitivist, sol, seküler zihniyet cenderesine girmekten Alev Alatlı nasıl kurtulmuş olabilir? Liseyi Japonya'da okuması, Amerika'da yüksek lisans ve doktora yapıp bir süre çalışması, onun daha serbest ve sağlıklı bir zihniyet taşımasına yol açtığını düşünüyorum. Böylece bizim sığ aydınlarımızdan ayrılmış, Yahya Kemal gibi yerli ve milli köklerine dönmüştür. Ruhu şad olsun.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.