Nihan Yarkent İnce

Ne oldu şu müze?

ee hani medeniyetler müzemiz olacaktı.
Oldu mu? Hani açıldı da ben mi atladım? Çünkü bu şehirde bir şey yapmak isterseniz, olay hep aynı şekilde gerçekleşiyor. Birileri bir dava açıyor ya da olayın kendisi dava konusu oluyor.
Sonra iş iyice içinden çıkılmaz hale geliyor.
Ben bir tane kılçıksız icraat yapıldığına tanık olmadım. Ege Medeniyetler Müzesi, İzmir Medeniyetler Müzesi, Ege Uygarlıkları Müzesi adı da böyle bir kaç defa değişikliğe uğradı. Henüz tabela asıldı mı inanın bilmiyor ve sorgulamıyorum. Çünkü açıldıysa eminim sonu diğer müzelerle aynı olacak. 3,5 kişi ağırlayacak o kadar. Yazık olacak yani.
HEYECAN YOK
Çünkü bir müze, sadece yapılıp açılmaz.
Bir müzenin inşaası bile kentte heyecan uyandırmalı. Bir ruh katmalı, geçmiş ile gelecek arasındaki bağı tam oturtmalı.
Merak uyandırmalı, cezbedici olmalı.
Hayranlık duyulası, bu dünyanın ötesinde bir şey olması, ama bizden olması gerekir.
Bizi gururlandırmalı bu müze. Ona sahip olduğumuz için kendimizi şanslı hissetmeliyiz.
İçinde kaybolup gitmeliyiz. Var mı sizde böyle bir his?
Evet, demek ki bu müze henüz açılmamış.
Hani diyoruz ya bir bakın Eskişehir'e diye. Boşuna söylenmiyor. Orada bir müze var. Adı OMM. Yani Odunpazarı Modern Müzesi. Türkiye'den ve dünyadan modern ve çağdaş sanat eserlerinin sergilendiği bir buluşma noktası. OMM binası, dünyaca ünlü mimarlık ofisi Kengo Kuma and Associates (KKAA) tarafından tasarlandı.
RUH KATIYOR
Bu müze, kendisi de Eskişehirli olan mimar ve koleksiyoner Erol Tabanca'nın bir hediyesi. Öyle bir müze ki insan heyecan duyuyor. Bu müzeye sahip olduğu için kendini şanslı hissediyor. Kente bir ruh katıyor.
OMM, üç gün önce müze ve kültürel miras alanlarında dünya çapında önemli girişimleri öne çıkartmak ve onurlandırmak için İngiltere'de düzenlenen "Müze ve Kültürel Miras Ödülleri" kapsamında, yılın uluslararası projesi seçildi. Yani Eskişehir gibi Dünya da kıymetini biliyor.
Ya biz. Gerçekten bir müzemiz olacak mı? Olsa da böyle bir hissiyat uyandıracak mı?
KIS YAZLIKÇILARI
Çeşme'nin hedefi hep 12 ay turizm oldu. Ama bu hedef hiç tutmadı.
Bu yıl biraz farklı. Pandemi bir fırsat sunuyor. İkinci konutların yoğun olduğu sadece Çeşme değil Foça, Karaburun, Dikili gibi tüm sahil yöreleri için aynı fırsatı sunuyor. Çünkü görünen o ki yazlıkçılar, kışlıklarına dönmüyor.
HAZIRLIKSIZ YAKALANDI
Çeşme ve Alaçatı'da birçok mekan kış havasına kapılıp mekanlarını kapatma hazırlığı yaparken birden "acaba kapatmasak mı?" dönemine girdi. Alaçatı 1-4 Ekim tarihleri arasında sanat etkinliklerine ev sahipliği yapma kararı aldı. Bir çok sanatçı, eserleri ve söyleşileriyle Alaçatı'da olacak. Kış için bir çok proje de yolda.
Tabii sorunlar da. Yaz nüfusu eksilmeyince bütçeleri el vermeyen belediyeler hizmet sunmada ciddi sorunlarla karşılaşmaya devam edecek. Şimdiden hayırlısı..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.