Telefonda bitmeyen taciz!

Bizim telefon numaralarımızı, sebil suyu gibi kim dağıtıyor!
Bırak gitmeyi, kıyısından köşesinden bile geçmediğim kentlerdeki konaklama merkezleri, oda fiyatlarını gönderiyor...
Yahu ben o memlekete adımımı atmayı düşünmüyorum, otelinizde konaklama yapacağımı nereden çıkarıyorsunuz!
Vahiy mi geliyor, içinize mi doğuyor, geleceği mi görüyorsunuz, ne yapıyorsunuz?

O bitiyor, bir başkası mesaj yollayıp, zayıflama hapı satmaya çalışıyor...
Ben 46 kilodan 52'ye çıkana kadar ömrümü verdim ömrümü!
Ne zayıflaması!
An itibariyle, kilo problemi yaşayıp, "Senin derdin dert midir bizimkinin yanında" diyenlerin, küçük bir araştırma yapmalarını rica edeceğim...
Bilimsel olarak kilo almak, kilo vermekten daha zor!
Zaten sinirlerim tepeme çıkmış, bırak asfalyayı, trafoyu attırmışım, adam bana "Daha da zayıflamak ister misiniz" yazmış!

Geçen gün de, İzmir Körfezi'nde yemekli tekne turu mesajı geldi...
Hayır İzmir Körfezi'nde tekneyle niye gezeceğiz!
Haberimiz yok, bizim Körfez, mavi tura mı dahil edildi!
Bilmediğimiz kanallar, adalar, mağaralar mı keşfedildi...
Bizim vapurlardın güzergahından nasıl bir farkı olacak o turun... Ne yapacağım yahu ben Körfez'de!

Şimdi başa dönelim...
Bu numaralara nasıl ulaşılıyor?
Alışveriş yapıp güvendiğimiz şirketlerin telefon numaralarımızı dağıttığı şehir efsanesi doğru mu!
Doğru değilse, istihbaratları kim yahu?
Hadi, bir şekilde diyalogumuzun veya ilgimizin olduğu kurumlardan gelen mesajları anladık da, "bu alakasız" olanların haber kaynağı kim!

Bir de çok kurnazlar...
Mesajın altında bir not:
Mesajlarımızı almak istemiyorsanız, iptal yazıp yollayın!
1-Niye her gün gelen onlarca mesaj için zaman ve enerji harcayıp bunu yapacağım.
2-Bu gönderilecek "iptal" mesajları ücretsiz mi?
3- Yok mu bizi bu telefon tacizinden, "orayı ara, buraya mesaj yolla" derdiyle uğraşmadan kurtaracak!

DEMEK ÇOK KONUŞUYORUZ!

Mesajlarla başladık, devam edelim...
Bir arkadaşlık uygulamasının araştırmasına göre, dünyada en fazla konuşan kadınlar, Türk kadınlarıymış!
Günde ortalama 10 mesaj yolluyormuşuz!
10 mu?
Külliyen yalan!
Ne 10'u!
Türk kadınına bir kere "gelenler gelirse" değil 10, 100 mesaj bile gönderir...
Gılgamış Destanı, o mesajların yanında özet kalır!
Peki ama bunu niye yapıyoruz?
Çok konuştuğumuz için mi!
Ne münasebet efendim!
Bizi anlamıyorlar, o nedenle o kadar uzuuun yazıyoruz!
Tek örnek vererek açıklayalım...
Erkeğe ilk mesaj:
"Beni bugün niye aramadın?" Erkeğin cevabı: "İşim vardı!" Buyur!
Şimdi böyle bir cevabın ardından sizi mesaj bombardımanına tutmayacak bir kadın henüz yaratılmadı!
"Aaaa öyle mi canım kolay gelsin" diyecek bir kadın türü galakside yok!
O nedenle, "ilk kanı" döküp sonra da bizi "suçlu" yapmayın!
Kural basit!
Net soru net cevap, az mesaj!

CERRAHIN TEMİZLİKÇİ AŞKI!

İnternet sitelerine Fahriye Evcen'in, bir evi temizlerken çekilmiş fotoğrafları düştü...
Önce Instagram için çekilmiş, "cici kız" fotoğrafı diye düşündüm.
Değilmiş!
Evcen, son filminde kız kardeşini okutmak için evlere temizliğe giden bir kızı canlandırıyormuş.
Sonra bir cerrahla tanışınca da hayatı "Pretty Woman"a dönüşüyor!
Süper senaryo!
Zaten, iş bulamayan bütün güzel kızlar, koşa koşa evlere temizliğe gidiyor!
Bütün cerrahlar da gece yatmadan önce "Tanrım! Bana evlenmek için güzel bir temizlikçi kız yolla" diye dua ediyor!