Ayaklarımı yıkar mısın güzel prenses!

Magazin dünyası bugünlerde "evlere şenlik!" Öyle malzemeler veriyorlar ki yazmamak elde değil...
Bizim ünlü şarkıcı-türkücü Alişan, nişanlısı Eda Erol'dan ayrılmış...
Biliyorsunuz kendisi, Eda Erol ile ilişkisini anlatırken, "Çok güzel bir kadınla evlenmek istemezdim. Yanımdaki kadın daha normal olmalı. Öyle de oldu şükür, hatta terliğimi de ayağıma getirecek" diye buyurmuştu...
Ortalık yıkılmıştı...
Eda Erol da kırılan potu düzeltmek için, "Tabii ki terlik götürürüm. Bunlar beni eksiltmez. Güzellik göreceli bir şey. Kendimi çok güzel bulmuyorum, ama alımlı olduğumu söylüyorlar" demişti.

***

Sen şimdi birlikte olduğun kadının karşısına geçip "güzel olmadığını" söylersen, o kadın seni tarihin tozlu sayfalarına yollar!
Bunu o an yapmayabilir...
Çünkü kendince "beklemesini" gerektiren nedenleri vardır!
Ama ayrılık bir bomba ise eğer, kadın o bombayı erkeğin eline "çaktırmadan" verir!
Ve sonra hiç beklenmedik bir anda pimi çeker: Booommm!

***

Peki bunu niye yapar?
Kadın, daha doğar doğmaz şu sözü duyar:
- "Prensesim..." Büyür, herkes onu "Güzel kızım" diye sever...
Kadının bilinçaltının derinliklerine şu mesaj işlenir...
"Sen prensessin ve çok güzelsin!" Aynaya baktığında gördüğün görüntü ile başına konfeti gibi serpilen iltifatlar arasında çelişki olabilir...
Ama fark etmez!
Çünkü o zaman da, kadın için şu düşünce devreye girer:
"Güzel olduğumu söylüyorsa, beni seviyordur.
Çünkü beni sevenler, beni güzel buluyor."

***

Dönelim Alişan-Eda çiftine...
Eda Erol, "minnak bir maço" olmaya özenen sevgilisinin "terlik" talebini tolere edebilirdi...
Çünkü garip bir şekilde, "sahiplenme/kıskanılma" ikilisi, pek çok kadın için tercih sebebi olabiliyor!
Ama...
Sevdiği erkek tarafından "çok güzel" bulunmamak, hatta "sıradan" görülmek, hiçbir kadının kabul edebileceği bir durum değil...
İşte bu yüzden, sırf bu yüzden işte Alişan, kendine terlik getirecek başka birini bulacak!
Çünkü Eda Erol, o açıklamanın yapıldığı gün, Alişan'ın eline bombayı vermişti!
Pimi çekmek için de bekledi...

***

Sözün özü, bizim maçoların durumu vahim!
Hem prenses...
Hem güzel...
Hem akıllı...
Hem işveli hem cilveli hem sana sadık...
Hem terlik getiren...
Hem ayaklarına bıcı bıcı yapıp, yıkayan kadınları bulmak çok zor çooook!
Zavallı "minnak maçolar" ne yapsın?
Arada, çıtayı düşürmeye çalışıyorlar ama onda da fena pot kırıp, her şeyi ellerine, yüzlerine bulaştırıyorlar...

Şortlu kadına ikinci tekme mi geliyor?

İstanbul'da şort giydiği için belediye otobüsünde Abdullah Çakıroğlu tarafından tekmelenen Ayşegül Terzi'ye ilişkin Adli Tıp Kurumu raporu açıklandı...
Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu, olayın Ayşegül Terzi'de yumuşak doku travması ve akut stres bozukluğuna neden olduğunu ancak bunun Terzi'nin yaşamını tehlikeye sokan bir durum olmadığını belirtmiş...
Bak aman diyeyim, yapmayın etmeyin!
Terzi, tekme yediği için "bacakları kırıldı, ağzı burnu dağıldı" demedik!
Bir kadına, ne gerekçe ile olursa olsun, hele hele şort giydiği için tekme atılamaz dedik!
Sadece "fiziksel" bir değerlendirme yapan rapora bakıp, "bütün kadınlara" yeni bir tekme atmayın!

İzmir'de otobüslerin tek rakibi THY!

Belediye otobüsleri, İzmir'de "camel trophy" modunda mı gidiyor, bana mı öyle geliyor...
Geçtiğimiz günlerde, Altınyol'da yanımdan geçen otobüsün tek rakibi Türk Hava Yolları'ydı!
O ne süratti öyle...
Dev gibi araçların, yollarda daha yavaş olması gerekmiyor mu!