Oldum olası sınavlardan nefret etmişimdir...
Bilgimi, birikimimi, yeteneğimi birkaç soru belirliyor...
Daha kötüsü, yıllarımı harcadığım bir iş için kendimi bir kaç saatte ispatlamam gerekiyor...
Eee, ya benim canım o gün bunu yapmak istemiyorsa?
Belki canım sıkkın...
Belki moralim bozuk...
Belki iyi değilim...
Belki acıktım, susadım...
Ve daha bir sürü şey!
Üstelik daha da kötüsü...
Ya sorular çalışmadığım yerden gelirse?
Ya da o anki heyecanla aklımdan çıkıverirse?
"Durdurun dünyayı inecek var" diye bağırararak, o sınav salonundan çıkmak istersem?
Yukarıda yazılanların hiçbiri hayal ürünü değildir...
Bizzat yazarınız tarafından, girdiği üniversite sınavlarından yaşanmıştır!
O ne kabus gibi anlardı...
Üniversite sınavının üzerine, Güzel Sanatlar Fakültesi'ne girmek için "bonus olarak" 4 yetenek sınavına daha girdim...
Kazandım...
4 yıllık yazarlık eğitimi aldım da, o sınav stresini gel bana sor!
İşte bu yüzden, sırf bu yüzden işte, bu TEOG kabusu bittiği için seviniyorum...
Biliyorum, her yeniliğe adapte olmak zordur...
Yine bir bocalama dönemi geçilecek...
Ama yine de, küçücük çocukların, bitmek bilmeyen bir sınav yarışında "çoktan seçmeli" bir "test hapishanesine" atılmasından iyidir!
ÖLÜMÜNE DİYET
Eskiden insanlar ne kadar mutlu mesut yaşıyordu...
Bir dirhem et, bin ayıp örtüyor, "balık eti" kadınlar baş tacı ediliyordu...
Hiç kimse erkeklerin "six pack"ine aşık olmuyor (!), balkonsuz ev; göbeksiz erkek olmuyordu!
Heyhat devir değişti...
Kadınlar ve erkekler, kendilerini bir nevi Michelangelo zannetmeye başladı...
Kendi bedenleri adeta bir heykel malzemesiydi...
Ve onlar da o malzemeden "taş" gibi bir beden ortaya çıkaracaklardı...
***
Eh ama işte bu "sanatsal" serüvenin ucu kaçtı...
Son örnek İrem Derici!
İddiaya göre Derici, zayıflamak için arpa suyu diyeti yapıyordu...
Hiçbir şey yemiyor, günde bir-iki şişe bira içiyordu...
Derici hastanede yoğun bakımda...
Bünyesinin, bu tuhaf diyete dayanamadığı iddia ediliyor...
***
Yahu arpa suyu diyeti nedir?
Hangi sivri zekalı kişi bunu ortaya atıyor ve birileri de bunu uyguluyor!
Eğer önemli bir sağlık sorunun yoksa, zayıflamak için Amerika'yı tekrar keşfetmeye, "tek gıdalı", "ilaçlı", abuk sabuk diyetler uygulamaya gerek yok ki!
Baklavaları, börekleri, mantıları, çikolataları unut!
Ve düzenli spor yap!
Ekstra bir sağlık problemi yoksa, bu ikisini uygulayıp da zayıflamayan bir kişiyi bile görmedim!
'THE END' DERKEN SAYIN MÜDÜR!
Hani bir söz var ya, "İçinde yaşamasak bayağı eğlenceli bir ülke" diye...
Zonguldak'daki genelev, hijyen kurallarına uymadığı için önce 15 gün; şartları yerine getirmeyince de "tamamen" kapatılınca bu haberi İl Emniyet Müdürü Metin Turanlı, sosyal medya hesabından açıklıyor...
Müdür Turanlı, kapatma kararının asıldığı genelevin kapısının fotoğrafını, "The end" (son) yazarak paylaşıyor...
"The end" mi?
O zaman şöyle diyelim...
Hey müdür! Come on!
O nasıl bir açıklama öyle?
Sen var Türkiye'de yaşamak ve konuşmak!
Yazmak sen Türkçe!
Ve sen dememek The End!
Biz var merak etmek!
Ne sona erdi müdür!
What dedin sen!