Önce "cimri"nin ne olduğunu tanımlayalım...
Cimri, en genel tanımıyla, hani şu 1980'lerdeki ünlü çizgi film kahramanı Varyemez Amca'dır!
Donald Duck'ın amcası olan, bir centin bile hesabını yapan, dünyanın en cimri ördeği!
Ama esasında cimriliği sadece "paraya" endekslemek doğru bir tanımlama değil...
Detaya geçmeden önce, konuya nereden geldiğimi yazayım...
Yargıtay, "emsal niteliğinde" bir karar verip, maddi imkanları yerinde olmasına rağmen, eşine "harçlık" vermemeyi "boşanma nedeni" saydı...
Ve bunu "ekonomik şiddet" olarak nitelendirdi...
Güzel karar ama "cimri" biri, hayatın her "anında" cimridir...
Olay sadece para değil!
Sizi severken...
Saygı gösterirken...
Özveride bulunurken...
Empati yaparken...
Gözlerinizin içine bakarken...
Sarılırken...
Öperken bile cimridir!
Çünkü bencildir!
Sadece "kendisi" için yaşamayı tercih eder...
Bir düşünün bakalım...
Çevrenizde, sevdiklerine/yakınlarına/ ihtiyacı olanlara zerre kadar maddi desteği olmayan ama hayatın geri kalan her alanında "harika bir kişilik" sergileyen bir tek kişi bulacak mısınız?
Bulamazsınız...
Ama mesela bir köy yerine gidersiniz...
Tek odalı evinde oturan biri, belki de o gün evinde 2 tabaklık yemek pişirebilecektir...
Ama bir tabağını size ikram etmek ister... Onu yapamazsa, bahçesindeki ağaçtan elma koparır, ne bileyim çay demler...
Paylaşır işte... Elindekini "paylaşıp, "sevgisi"ni bölüşür...
İşte "cimriler" "hayatı paylaşmayı" bilmez... İşte o nedenle Yargıtay, boşanma konusunda güzel bir emsal karar vermiş...
Bırakın harçlığı parayı, pulu...
Hayatı sahiden "sevgiyle" yaşamayı bilmeyen biri, size harçlık verse ne olur, vermese ne olur...
YÜZÜK DEĞİL SİLAHMIŞ... SÜPER!
Bana bunlarla gelin!
Yok "iyi hal" indirimiymiş, yok kravat takmışmış bilmem ne! İşte karar gibi karar! İstanbul'da yolda yürürken, karşıdan gelen tanımadığı bir kadına durduk yerde yumruk atıp, hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam eden ruh hastası hakkında iddianame tamamlandı...
17 yaşındaki Bersun G.K'ye yumruk atan Anıl Koray Gürbulak için "silahla kasten yaralama" suçundan 6 aydan 1,5 yıla kadar hapis cezası istendi...
Ama iddianamenin en güzel bölümü, zanlının yumruk attığı elindeki yüzüğün silah sayılması...
Çünkü o yüzük, genç kızın burnunda kesiğe neden oldu...
Vallahi süper!
10 santimetrelik bez parçasını kravat diye boynuna takanlara "iyi hal" indirimi verilirken, "yüzüğün" silah sayılması müthiş bir karardır! Hep söylüyorum...
Sayın hakimler! Yeter ki siz isteyin! Her ceza veriler her ceza!
Eğer istenirse, yüzük bile silah sayılır!
