Sefertasıyla gelen nefis bir sürpriz

"Avera mu"... Hint sineması denince aklıma ilk Raj Kapoor'u efsane yapan bu film gelir. Zengin bir kızla fakir bir delikanlının aşkını anlatan "Avare" hala milyonların kalbindedir. Şimdilerde bir başka Hint filmi kalbimizde sevgiyle yer ediniyor. Yönetmenliğini Ritesh Batra'nın yaptığı "Sefertası" kalabalıklar içindeki iki yalnız kalbin küçücük bir umut ışığı aramasını anlatıyor.
Önce filmin kısa bir özeti: Bombay'da yaşayan İla hazırladığı yemekleri sefertasına koyar ve kapıya bırakır. Görevli bu sefertasını diğerlerinin arasına koyup İla'nın eşinin çalıştığı ofise ulaştırır. Günlerden bir gün İla'nın hazırladığı sefertası eşi yerine Saajan'a gider. Akşam iş dönüşü eşinin ona ve yemeğe ilgisizliğini gören İla, kısa sürede işin gerçeğini öğrenir. Onun yaptığı yemekler başka bir erkeğe gidiyordur. İla sefertasının içine duruma ilişkin bir not koyar. Ve gecikmeden de cevabını alır. Bu kısa notlar tanışmayan bu iki kişinin hayatına heyecan katar.
YÜZYILLIK GELENEK
Hintli yönetmen Ritesh Batra sade hikayesi, mütevazi karakterleriyle duygu yoğunluğu zengin bir filme imza atmış. Yönetmen Hindistan'da yaygın olan "Dabbawala" sisteminden yola çıkarak hikayesini kurmuş. Bombay'da 100 yılı aşkındır devam eden bu sistemle, ev hanımları işe giden eşlerine yaptıkları yemekleri sefertaslarına koyup öğlenden önce dağıtıcılara teslim ederlermiş. Bu dağıtıcılar o kadar iyi çalışıyorlarmış ki, ancak milyonda bir hata olurmuş. "Sefertası" filmi de işte böyle bir yanlışlıktan yola çıkıyor. Ev hanımı İla ile memur Saajan bir sefertası aracılığıyla tanışıyor. Sefertasının içine koydukları küçük notlar, zamanla onlar için büyük bir umut ışığı oluyor.

FARKLI KÜLTÜRLER
Günlük hayattan bir hikayenin farklı kültürel renklerle karşımıza çıktığı "Sefertası" aynı zamanda Hindistan'ın kozmopolit yapısını da yansıtıyor. Memur Saajan bir Hıristiyan, ev kadını İla Hindu ve Saajan'ın genç iş arkadaşı Shaikh ise bir Müslüman'dır. Onları şehirde hissettikleri "yalnızlık" ve "yabancılaşma" duygusu bir araya getirir. Birbirlerini hiç görmemiş olan İla ve Saajan tanışacaklar mıdır? Onların ilişkisi aşka dönüşecek midir? Shaikh halefi olduğu Saajan'dan iş için destek alabilecek midir? Bunun gibi daha nice soru "Sefertasın"da cevap buluyor. Metropolün getirdiği zorluklar, iş hayatı, günlük rutin, yalnızlık filmin fonuna başarıyla yerleştirilmiş. Fondaki bu ayrıntılar hikayeye ayrı derinlik kazandırmış.
Ve filmin oyuncularına gelince: "Life of Pi"de yetişkin Pi'yi canlandıran Irrfan Khan bu filmde Saajan olarak karşımıza çıkıyor. Khan'ı daha önce "The Namesake" ve "Slumdog Milionaire"de izlemiştik. Irrfan Khan "Sefertasın"da rolüyle belki de meslek hayatındaki en başarılı performanslarından birisiyle karşımızda. İla'yı Nimrat Kauri, Shaikh'yi ise Nawazuddin Siddiqui canlandırıyor. Her ikisi de tek kelimeyle mükemmel oynuyorlar.
Sonuç olarak Ritesh Batra sevgi dolu, sıcacık bir ilk filme imza atmış. Bu nefis film maalesef İzmir'de (Ege'de) gösterimde değil. Belki Nesim Benco'ya bir şıklık yapıp Hazerfan'daki programa dahil eder. Böyle bir şans olmadı diyelim, o zaman internet, DVD bir yerlerden bulup "Sefertası"nı muhakkak izleyin.

Haftanın Filmi:
Fındık İşi
İşte çocuklar şahane bir animasyon film! Sincap Surley hayatı keşfetmek üzere yollara düşer. Amacı büyük şehirde mutlu mesut yaşamaktır. Fakat şehirde hayat zordur ve işler de umduğu gibi gitmez. Tam umutları tükenmeye başladığında aklına 'Maury'nin Fındık Dükkanı'nı soyma fikri gelir. Dostu fare Grayson da onun sağ kolu olacaktır bu işte. Ancak fındıkçıyı soymayı düşünen yalnızca onlar değildir. Azılı bir rakun, istediğini elde etmeye ve Surley'in planlarını altüst etmeye kararlıdır.