Televizyonda cinsellik olmalı mı?
Aslında öpüşme ve sevişme sahneleri olmasın demek istemiyorum, olacak elbette. Normal hayatta öpüşüyor ve sevişiyorsak, insan hikayelerini anlatan filmlerde de bunlar abartmadan, sulandırmadan olacak elbette.
Anormal olan bu sahnelere gösterilen aşırı ilgi.
Özellikle gençler masum bir öpüşme sahnesini yeniden ve yeniden izlemek için internet sitelerini tıklarlarken büyükler ve muhafazakar kesim ise bu sahnelere tepki gösteriyor. Özellikle de bizi yönetenler. Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı bile bu sahnelere irrite olduğunu söylüyor.
Bizim toplum öpüşme sahnesine tepki gösterirken, İngiliz toplumu da sevişme sahnelerinin uygulamalı olarak televizyonda gösterilmesine karşı çıkıyor.
CİNSELLİK EĞİTİMİ
İngiltere'de bir sabah programında, seks terapistinin eşliğinde cinsel ilişki pozisyonlarının giyinik iki manken tarafından uygulamalı olarak gösterilmesi ülkeyi ayağa kaldırdı. Tepkiler, çocukların izleyebileceği bir saatte cinsel içerikli bir programın yayınlanması üzerine yoğunlaştı.
Kısacası cinsellikle ilgili tepkiler farklı da olsa her yerde var. Tepkiler, çoluk-çocuk herkesin seyrettiği televizyon programlarında olmasına daha çok. Peki televizyonda cinsellik olmamalı mı?
Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) Genel Başkanı Dr. A. Cem Keçe'ye göre, televizyonda özellikle dizi ve filmlerde cinsellik, seks, çıplaklık olabilir, bunları kullanmak seyircinin ilgisini artırıyor ama esas önemli olan, eğitici ve öğretici programların yapılması.
"Çünkü toplumun ihtiyacı seks görüntüleri ya da çıplaklık değil, cinsellik konusunda eğitici ve öğretici programların hazırlanması ve halka sunulmasıdır" diyor.
İNGİLİZLERİN TEPKİSİ
Cinsel konularda özgürlükçü olarak bildiğimiz bir ülke olan İngiltere'de yayınlanan sabah programına bu kadar tepki gösterilmesinin aslında toplumun gerçeklerle yüzleşmekten korkmasının bir sonucu olduğunu belirterek şunları söylüyor:
* İngiltere'de şu an cinsel ilişkiye başlama yaşı 10-11 yaşlarına kadar düşmüş durumda ve son yapılan araştırmalar özellikle üniversite gençlerinin sık cinsel partner değiştirdiklerini ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar konusunda yeterince bilgi sahibi olmadıklarını ve önlem almadıklarını göstermektedir.
* Bu bilgiler ışığında sabah yayınlanan programa halkın gösterdiği tepki aslında kendi gerçeklerini yok saymaya yönelik bir tepkidir.
* Belki programın yayınlanış saati çocukların da izleyebileceği bir saat olduğu için uygun olmayabilir ancak cinsel açıdan uyarma ve tahrik etme amaçlı olmayan ve bilgilendirme amaçlı programlara halkın ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz.
* Kaldı ki çocuklar ve gençler artık zaten internet sayesinde zamanından çok önce uygun olmayan cinsel görüntülere ulaşabiliyorlar ve cinsellikle ilgili bilmeleri gerekenleri internet yoluyla öğreniyorlar. Bu daha büyük bir tehlikedir.
Evet, olmalı!
Cinsellikle ilgili eğitici ve öğretici programların uygun saatlerde televizyonlarda yer alması gerektiğine değinen CİSED'in görüşleri şöyle:
* Türk toplumu cinsellik konusunda cahil bir toplum çünkü cinsel konularında ne aileden ne okuldan ne de medyadan sağlıklı bilgi alabilmek mümkün.
* Artık bizim gençlerimiz ve çocuklarımız da cinselliği internetten öğreniyorlar ve çoğu zaman yaşlarına ve düzeylerine uymayan bilgileri internetten ediniyorlar.
* Oysa ki gençlerin sağlıklı bilgi alabileceği, cinsellikle ilgili sorularını sorabileceği programlar yayınlansa daha sağlıklı bireyler yetiştirilebilir.
* Cinsel konularda bilgisizlik o kadar fazla ki, gün içinde derneğimize gelen sorularda kadın ve erkeğin cinsel organlarının yapısı ya da nasıl hamile kalındığı, vb. gibi konularda bile en basit bilgilerin bile bilinmediğini üzülerek görmekteyiz.
* Gençlerimiz bilgi alamıyor çünkü sorabilecekleri kimse yok. Yaşıtlarından ya da internetten aldıkları bilgiler de çoğu zaman yanlış bilgiler oluyor. Daha sonra bu kişiler evlendiklerinde cinsel sorunla birlikte bize başvuruyorlar. Cinsellikle ilgili eğitici ve öğretici programların uygun saatlerde televizyonlarda yer alması gerektiğini düşünüyoruz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.