Nilüfer Bulut, TİKAD (Türk İş Kadınları Derneği) kurucu başkanı. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nden mezun olunca finans sektöründe çalışmak istemesine rağmen, evlilik, hamilelik derken inşaat sektöründe faaliyet gösteren aile şirketinde çalışmaya başlamış.
Babasının kız-erkek çocuk ayrım yapmadığını söyleyen Nilüfer Bulut'un bu konuda unutamadığı bir de anısı var. Küçük bir çocukken babası, ağabeylerine bisiklet hediye ediyor. Kendisinin unutulduğunu gören küçük Nilüfer öyle mahsun bir bakış bakıyor ki babasına, yaptığı yanlışı anlayan babası hemen kızına de bir bisiklet alıyor ve o günden sonra da kızıyla erkek çocuklarını ayırmıyor. Aile şirketinde çalışmaya başlayan Bulut, ilk kızını üç buçuk yaşına getirdikten sonra daha aktif ve yoğun bir şekilde çalışmaya başlamış ve kısa bir süre sonra kendi işini kurmaya karar vermiş.
TİKAD'IN KURULUŞU
Reklam, PR, tasarım ve proje geliştirme sektöründe faaliyet gösteren bir şirket kuran Bulut, başta AK Parti olmak üzere siyasi partilerle çeşitli kampanyalar yürütmüş. Bulut'un ilgilendiği pek çok farklı sektör var. Örneğin bilişimi yakından takip eden Bulut, yazılım konusuna yatırım yapmaya niyetli, televizyon dünyası da yakından takip ettiği bir alan.
TİKAD'ın kuruluşu da bu dönemlere rastlıyor. Neden bir dernek ve bir kadın derneği? "Aslında karakter, yapı, kişilik olarak çok da ayrımcılık isteyen, kadın-erkek ayrımı yapan biri değilim. Çünkü ben erkeklerle omuz omuza mücadele ederek iş hayatında var olmaya çalışan, erkek egemen gruplarda çalışan bir kadın olarak hep ayrımcılığın karşısında oldum. Fakat geldiğimiz nokta, artık bunun kaçınılmaz olduğunu bana gösteriyordu. Güçlü bir kadın ya da insan kimliği de taşısanız, sayı olarak azsanız, ürettiğiniz fikirler ne kadar önemli olursa olsun kayda değer görülmüyor" diye yanıtlıyor bu soruyu.
SÖYLEYECEKLERİ VAR
Bir iş kadını olarak uluslararası platformda yapılan toplantılara katılan Nilüfer Bulut, batıda var olan güçlü iş kadını oluşumlarının bizde eksik olduğunu görünce de gerek akademisyenlerin, gerek iş hayatında birikime sahip kadınların, güç birliği oluşturması gereğine inandığı için de böyle bir projeyi hayata geçirmeye karar veriyor. Bu düşüncesini güçlü olduklarına inandığı, toplumda yer etmiş kadınlarla paylaşıyor. Onlar da projeye inanınca 13 kurucuyla yola çıkıyorlar. Şu anda üye sayısı 100 geçmiş durumda.
Yeni yıla bu kadınlarla birlikte girdim. Yeni yıldan üç gece önce düzenledikleri yılbaşı yemeğine Nilüfer Bulut'un daveti üzerine katıldım. Daha önceki yazılarımda da söz ettiğim "kızkardeşlik ruhunun" TİKAD üyesi kadınlar arasında da var olduğunu görmek beni çok mutlu etti. Aralarında Dilek Hanif, Gülden Yılmaz, Neşe Kavak, Deniz Ülke Arıboğan, Suzan Toplusay, Demet Sabancı Çetindogan, Sema Güral Sürmeli, Hediye Gür, Şükran Güzeliş'in de bulunduğu birçok kadın. Amaçları, kadınların sadece şiddet ve kadın sorunları ile anılmaması, ekonomiden savunmaya, dış politikaya kadar her alanda söz sahibi olmaları.
