G.saray, Terim, ünlem
Süper Lig'in ilk 4'ü kendi aralarındaki maçlara göre sıralansa Başakşehir 10 puanla lider, G.Saray 8 puanla ikinci olur. F.Bahçe ve Beşiktaş ise 7'şer puanla bu iki takımı takip eder. Elbette bu tablo hiçbir şey söylemez. Sadece genel dış saha performanslarına baktığınızda ise F.Bahçe 32 puanla lider olurken, Başakşehir 27 puanla peşinde yer alır. Beşiktaş 23 puanla üçüncü, mevcut lider G.Saray ise 20 puanla dördüncü olur. Elbette bu tablo da final için net bir şey söylemez. İç sahaya göre ise durum tam tersi. G.Saray 46 puanla lider, Beşiktaş 39 puanla ikinci, Başakşehir 38 puanla üçüncü, F.Bahçe de 31 puanla sonuncu.
Ve bu tablo da tek başına pek bir şey ifade etmez.
AVANTAJLAR, ACABALAR....
Ancak tüm bu tabloları topladığınızda bir fikriniz olur ki o da zaten genel puan tablosunu işaret eder. Evet gelinen noktada G.Saray avantajlı gözükse de kalan üç maçın ikisinin deplasmanda oynayacak tek takım olmaları "Acabaları?" beraberinde getiriyor. Diğer üçlü ise iki maçı evinde birini dışarıda oynayacak.
İşte meselenin tıkandığı nokta burası. Yani G.Saray; Başakşehir ve Beşiktaş maçlarını kazanıp bir adım öne geçse de 7-0'lık Karabük sınavı dışında son 5 deplasman maçında hiç rahat olamadı.
Zaten skorlar da bunu belgeliyor.
Fakat bu tür maçların ustası olan Fatih Terim faktörünü de işin içine dahil etmemiz gerekiyor.
John Badham ve Craig Modderno'nun yönetmenler ve oyuncular arasındaki ilişkileri konu alan Artistlik Yapma kitabından bir alıntı yapıp meseleyi açmakta fayda var. Şöyle bir ifade var kitapta... "Yönetmenliğin yüzde sekseni oyuncu seçimidir." Peşinden de şu tespit geliyor. "Yetenek öğretilemez. Ama yeteneği azami düzeye çıkarmak öğretilebilir."
TERİM'İN SEÇİMLERİ
Tudor sonrası Terim'in oyuncu seçimine bakınca bu iki tespit futbol adına söylenmiş bir yorum gibi duruyor. Tudor hep değiştirip geliştiremezken, Terim oyuncu seçimi ile hep ideale yakın durdu.
Hatta bunu yaparken kendilerini geliştirenleri de zaman zaman oyunda tuttu. Belki bunu sadece Belhanda'da başaramadı. Fakat yeteneği azami düzeye çıkarma becerisi ile birlikte kenar yönetimindeki enerjisinin rakip teknik adamlara göre de zirve yarışında önde olduğunu net bir şekilde söyleyebiliriz. Sonuç olarak G.Saray kalan süreçte favoridir fakat ama parantez içindeki ünlem işaretini de görmezden gelemeyiz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.