Gerçekleri tarih yazar. O tarih mazilerinde yatar.
Ben demiyorum bunu, ikisinin de marşı diyor.
Ve iş sadece formayla bitmiyor.
O formaların içinin de dolması gerekiyor. Sıradanlaşırsan büyüklük kimseye sökmüyor. Çaban da, tribünün de yetmiyor.
Niye Cihatlar, Lefterler, Canlar, Fikretler, hala sevilen birer abidedirler.
Çünkü dedik ya yaptıklarını bahsettiğimiz o tarih yazıyor. Dört sene üst üste şampiyon olup, sonra da Avrupa'nın kralı olmak, emek istiyor. Aslında bu emeği en çok kulübedekiler biliyor. Fakat bakiyen yetersizse tabana kuvvet şart oluyor.
GÖZ GÖRE GÖRE
Derbinin arifesinde iki kulübün haline bakın. Birinin hocası gitmiş, diğerinin takımı eriyip bitmiş. Göz göre göre oldu bunların hepsi. Halbuki Cocu'su çoktan çıkmıştı. Halbuki görenler anlatmaktan bıkmıştı. Halbuki bir kez de değil gelen vurup giden yıkmıştı. Öyle böyle değil üstelik.
Bilgiler bile dışarı sızmıştı. Ya öteki.
Sesi kısık Aslan olur mu hiç?
Ne kadar konuşursan konuş, son sözü diyemedikten sonra bir anlamı var mı? Para işin önemli kısmı tamam da ya yürekte açılan yara.
Ya fırsatın varken koşamadığın için açılamayan o ara. "O sen olsan bari" deyip "Olmasan da olur. Ne yapalım gari" demek iş mi? Yazdan bu yana yaşananlar roman olur roman. Doğru demiş Rafet El Roman. "Bir seni sevdim sana yandım/Çok çok zaman geçti/Yerine kimseyi koyamadım" Öyle ya şimdilerde yerinde yeller esiyor. İlaçlar ise çözüm değil sadece ağrıyı kesiyor. Olmuyor, tekrarlanıyor ve süpürüldükçe halının altına o halı gün geliyor ayağına takılıyor. Üstüne dertler katlanınca zincirleme bir etki yaratıyor.
GEÇ KALIRSAN...
"Mesele bilmekte değil, bildiğini kendisine ilave etmektedir." Söz Tanpınar'ın. Yani sorunu bilmenin bir manası yok. Dedik ya herkes anlatmaktan bıktı zaten.
Ama sen sorunu görüp bir şeyler yapması gereken tarafsın. Geç kalırsan da işte böyle tartışılırsın.
Doğruyu söylediğini düşünsen de yanlış anlaşılırsın. Velhasıl kriz manzaralı bir derbi var önümüzde.
Neresinden bakarsan bak kördüğüm olmuş her şey.
Kazanan sevinir sevinmesine de dertleri çözmez. G.Saray taraftarı sıkıntısını biliyor. Fenerbahçe taraftarı önünü göremiyor. Ve belki de ilk kez "Önümüzdeki maçlara bakacağız" açıklaması pek bir anlam ifade etmiyor.
