Kabus gibi biten sezonun ilk yarısından sonra muhteşem bir ikinci yarı başlangıcı yapan Göztepe'de son haftalarda alınan mağlubiyetler tüm hesapları alt üst etti. Üst üste gelen mağlubiyetlere rağmen ortaya konan futbol herkesi umutlandırırken Giresunspor deplasmanında alınan yenilgi teknik direktör El Maestro'ya yazar. Geçen hafta Galatasaray mağlubiyetine rağmen taraftar takımını alkışlamış ve ligde kalacağına dair inancını diri tutmuştu. Rakibi konumundaki Giresunspor'u yense Göztepe belki ligde kalışını garantileyecekti. Ama Göztepeli futbolularda bu inanç yoktu. Belli ki ilk 25 dakikayı hoca bu deplasmandan beraberlikle dönsem bana yeter şeklinde oynattı.
Ama sonrasında GZT Giresunspor'un gelen golü işleri bozdu. Bazı oyuncuların top kayıplarından sonra Göztepe bir türlü istediği olumlu oyunu ortaya koyamadı.
NASIL SABRETTİN!
Tanane ilk yarıda bütün topları ezmesine rağmen hoca nasıl sabretti inanın anlamadım. İkinci yarı da aynı isteksizlik sürünce bir anda üst üste Giresunspor'un pozisyonları ve golleri gelmeye başladı. Bu kadar kötü oyun ve mağlubiyetin sorumlusunu aramaya gerek yok. Bu sonuç direkt hocaya yazar. Uzun zamandır Göztepe'nin bu kadar kötü oynadığını görmemiştim. İyi yolda dediğimiz Göztepe bir anda kendini küme düşme hattının içinde buldu. Şimdi artık kalan maçlara odaklanılmalı ve sarı-kırmızılılar stres yapmamalı. Göztepe, özellikle İzmir'de taraftarlarının önünde oynadığı maçlarda üç puanı hanesine yazdırıp, deplasmanlardan alabileceği en iyi puanları alarak ligde kalmalı. Eğer takım gereksiz strese girerse işi zor olur.