“Allah” de mutlu ol
İnsanoğlunun bu hayatta mutlu olmak için o kadar çok nedeni varken maalesef çoğu zaman elindeki nimetlerin farkına varmadığı için mutsuz ve doyumsuzdur. Ölmeden önce hayatın, hastalıktan önce sağlığın, fakirlikten önce zenginliğin ve sahip olunan tüm nimet ve güzelliklerin farkına varamayan insan, olumsuzlukları görerek mutsuz oluyor.
Özellikle çağımızda antidepresan kullananların sayısı az değil.
Peki neden bu mutsuzluk ve doyumsuzluk?
Aslında bu mutsuzluğun asıl nedeni, huzurlu ve sağlıklı yaşamamız için gerekli olan nimetleri uçsuz bucaksız bir şekilde önümüze seren Allah'tan gafil olmaktır.
Kur'an-ı Kerim'de Ra'd Süresi 28. ayetine kulak verelim. "Onlar, iman eden ve kalpleri Allah'ı anmakla huzura kavuşan kimselerdir. Bilin ki kalpler ancak Allah'ı anmakla huzur bulur."
ALL AH'I ANAN KAZANIR
Demek ki kalpler para, pul, mal, mülk, şan, şöhret ile değil ancak ve ancak Allah'ı anmakla mutlu oluyormuş. Şimdi neden bu kadar çok mutsuz insanlar güruhu olduğunu daha iyi anlıyoruz.
Çünkü mutluluğu maddede aramanın sonu mutsuzluk. Bu çok açık ve net. Her konuda olduğu gibi mutlu olmanın sırrı da İslam'ın emir ve yasaklarında gizli. Yeter ki Allah'ın (c.c.) bize emir buyurduğu reçeteleri hayatımızda iyi tatbik edelim.
Bu sırra erenler ise Nur Süresi'nde şöyle anlatılıyor: Öyle insanlar vardır ki, ne bir ticaret, ne bir alışveriş onları Allah'ı zikirden, namazı kılmaktan, zekatı vermekten alıkoyamaz. (Nur, 24/37)
Bu konuda birçok hadis-i şerif bizlere yol gösteriyor. Ebü'd-Derdâ radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ashâbına, "Size en hayırlı, Allah katında en değerli, derecenizi en fazla yükseltecek, sizin için sadaka olarak altın ve gümüş dağıtmaktan daha kazançlı, düşmanla karşılaşıp da sizin onların boynunu vurmanızdan, onların da sizi öldürmesinden daha çok sevap getirecek amelin ne olduğunu haber vereyim mi?" diye sordu.
Onlar da, "Evet, söyle." dediler. Resûl-i Ekrem de, "Allah Teâlâ'yı zikretmektir" buyurdu. (Tirmizî, Daavât 6)
CENNETİN ANAHTARI
Allah'ın yaratmış olduğu tüm varlıklar üzerinde tecelli eden sonsuz isim ve sıfatlarından sadece bize öğretilen 99 ismini zikretmek de çok büyük bir şifa kaynağıdır.
Sahih hadis alimlerinden Buhari Müslim ve Tirmizi, İbn-i Hibban ve Hakim'in bu konuda Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (s.a.v.) mübarek sözlerini bizlere şöyle aktarıyor: Allah'ın 99 ismi vardır. Kim bunları (Esma-i Husna'yı) manalarını anlayarak îman eder sayar ve bunlarla Allah'ı zikrederse cennete girer.
Değerli kardeşlerim! Bu ayet ve hadislerden de anlaşılacağı üzere insan ruhu ve kalbi asıl sahibini yani yaratıcısını arıyor.
Aşk ve muhabbeti arayış içerisinde yanlış hedeflere bağlanmak insanı daha mutsuz ediyor.
Şükürler olsun ki bize bu konuda yapmamız gerekenler öğretildi. Bize düşen sadece bu ölçülere uymak. Çünkü ebedi saadetin yolu Allah'ı anmaktan geçiyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.