Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Bu gün, 1857 yılından beri New York'taki tekstil işçisi kadınlara gösterilen insanlık dışı muamele nedeniyle başlatılan mücadelenin yıldönümü olarak her yıl kutlanıyor. Belki de 1857 yılında böyle bir olay yaşanmasaydı, kutlanacak böyle bir gün olmayacaktı.
Ama biz zaten asırlar boyunca kadına hep önem verdik. Annemiz, bacımız, kızımız, hayat arkadaşımız, can yoldaşımız, cananımız ve baş tacımız olan kadınlara olan bizim bakış açımız çok eski tarihlere dayanır. Türk geleneklerinde kadınlar Hakan'ın yanında 'Hatun' olarak her zaman yerini almıştır. Yüce dinimiz de, kadınlara verilen değeri en güzel şekilde anlatır. Cahiliye döneminde kadının hiçbir önemi yoktu. Hatta kız çocukları bile diri diri toprağa verilirken, Rahmet Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.v.) bize cennetin bile annelerin ayakları altında olduğunu öğretmiştir.
KADIN HAKLARI
Erkeklerin olduğu gibi kadınların da sahip oldukları haklar vurgulanmıştır. Kadınlar, İslam dininin kendilerine verdiği kıymeti, rahatı, huzuru, tercihlerinde özgürlüğü ve boşanma hakkına sahip olduklarını bilmiş olsalar, bütün dünya kadınları, hemen Müslüman olurlardı. Bir ayette ise "Erkeklerin kadınlar üzerinde, kadınların da erkekler üzerinde hakları vardır. Ancak erkekler, kadınlara göre bir derece üstünlüğe sahiptir.) [Bakara 228] buyurulmaktır. İslamda kadınlara öyle haklar verilmiştir ki birçok kadının bundan haberi yoktur. Mesela hiçbir kadın ev işi yapmak zorunda değildir. Yapması ise kadının kendi lütfudur. Peygamberimiz bile ev işlerini kendisi yapar, dikilecek eşyalarını diker, hiçbir zaman eşine emir vermezdi. Kadınlara karşı nazik ve anlayışla davrandığı yönünde İslam kaynaklarında yer alır.
Hatta bundan 14 asır önce Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) Veda Hutbesi'nde bizlere şöyle seslenmiştir : "Ey insanlar!
Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah'tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allahın emaneti olarak aldınız ve onların namusunu kendinize Allahın emri ile helal kıldınız. Sizin kadınlar üzerinde hakkınız, kadınların da sizin üzerinizde hakkı vardır."
RAHMET VE BEREKET AYLARI
Allah'a hamd olsun ki bu yıl da üç aylara ulaşmak nasip oldu. Dün itibariyle Recep ayı ile başlayan ve Şaban ile devam edip Ramazan Ayı ile sona erecek olan üç ayların, biz Müslümanlar için önemi çok büyüktür.
Çünkü bu aylar rahmet ve bereketin sağanak sağanak yağdığı mübarek aylardandır.
Bizlere rahmet kapılarının açıldığının müjdelendiği bu gün ve gecelerin kıymetin iyi bilip bol bol dua etmek günahlara tövbe etmek ve hayırlara vesile olmak gerekir. Allah (c.c.) bu mübarek gün ve gecelerde yaptığımız ibadet ve dualarımızı kabul eylesin.