Yaz sezonu geldi. Küçük büyük herkes yakıcı yaz sıcağında serinlemek için denize gitmeye başladı. Yüce Rabbimiz Allah (c.c.), helal dairesinde olmak şartıyla yaşamın güzelliklerini tatmaya izin vermiştir. Gerek spor, gerekse serinlemek ve eğlence için yüzmek bunlardan biridir.
Birçok İslam alimi, Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (s.a.v.) yüzme, binicilik ve ok atma konusunda Müslümanlara tavsiyelerde bulunduğunu hadisi şeriflerde bildirdiğini anlatır. Yani Müslümanın, çağımıza da uygun olan karşılıklarıyla bu üç şeyi bilmesi önemlidir. Yüzmek, Peygamberimiz Hz.
Muhammed'in (s.a.v.) tavsiye ettiği önemli bir spordur. Yüzmenin de en kolayı tuzlu deniz suyunda olanıdır. Çünkü tuzlu suyun kaldırma kuvveti, tatlı suya göre çok daha fazladır. Bundan dolayı da insan deniz suyunda yüzerken fazla gayret sarf etmeden keyifli bir şekilde yüzer. Ayrıca suyu tuzlu olan denizde yüzmenin birçok hikmetleri ve faydaları da var. Tuzlu deniz suyu deri hastalıkları başta olmak üzere birçok hastalıklara iyi gelir. Tuzlu denizlerin insana şifa ve zevk veren özelliğinden dolayı bugün tatilcilerin en çok gittiği yerler deniz sahilleridir. Bizlere verdiği ikramlarını birçok rahmet hediyeleri ve nimetleriyle gösteren Yüce Rabbimiz, gemilerle ulaşımın yanı sıra, bedenimize şifa olan tuzlu su dolu büyük denizleri yaratarak dünyamızı donatmıştır. Eğer bu nimetlerin kıymetini bilir ve gereği gibi şükredersek, asıl vatanımız olan ahirette daha güzellerine inşallah kavuşacağız.
TARİHE TANIKLIK ETTİ
Tuzlu sulardan bahsederken en çok tuz oranıyla dünyada üçüncü sırada yer alan Lut Gölü'nden bahsetmek istedim.
Ürdün'de bulunan Lut Gölü, adını Lut Peygamber'den (a.s.) alıyor. Hz. Lut'un peygamber olarak gönderildiği, Lut Kavmi'nin yaşadığı Sodom ve Gomore şehirleri, Eski Ahit'in Tekvin kitabında günahkar kentler olarak anlatılıyor. İslam inancına göre MÖ 1900 yıllarına kadar varlığını sürdüren Lut topluluğu, Kuran-ı Kerim'de eşcinsel ilişkileri nedeniyle üzerine taş yağdırılan ve yok edilen bir halk olarak anlatılıyor. Kuran-ı Kerim'in Araf, Hud, Enbiya, Hicr, Necm, Kaf, Kamer, Saffat, Ankebut, Neml ve Şuara surelerinde Lut Kavmi'ne yapılan uyarılar ve başlarına gelen büyük felaket açıklanıyor.
Lut Gölü, Sodom ve Gomore şehrinin yok olmasına tanıklık etmesi bakımından da oldukça önemli bir yerdir.
TUZ ORANI ÇOK YÜKSEK
Ölüdeniz olarak da adlandırılan Lut Gölü, Ürdün'ün en çok turist çeken noktalarından birisidir. Bu yüzden de etrafında yeterince tesis ve otel bulmak mümkündür. Yaz-kış Ölüdeniz'e girip denizin keyfini sürebilirsiniz.
Denizin tuzluluk oranı yüzde 30 civarındadır.
Akdeniz'den 8.6 kez daha tuzludur. Tuzluluk oranının çok yüksek oluşundan dolayı içinde canlı yaşayamaz. Bu sebeple de adına Ölüdeniz "Bahr-ül Meyyit" denir. Tuzdan dolayı müthiş bir şekilde gözler yanar. Tuzlu oluşunun negatif yönleri olsa da, bir de artı tarafları vardır. Tuzluluk oranının yüksek oluşundan dolayı su insanı batırmaz ve suyun yüzeyinde tutar. Bu sayede yüzmeden, hatta hareket etmeden rahatlıkla durabilir, sırtüstü yatabilirsiniz. Yüzme bilmeseniz bile suyun yüzeyinde kalabilirsiniz, hatta batmak isteseniz bile batamazsınız.
MUCİZEVİ İYİLEŞTİRİCİ
Volkanik bir bölge olması sebebiyle sürekli sıcak suyun bulunması doğal duş ortamı sağlar.
Tesislerde; çamurla tedavi, volkanik sıcak su ile masaj merkezleri bile vardır. Denizdeki tuz ve minerallerin çokluğundan dolayı deniz kıyısında sert, beyaz ve çok keskin tabakalar oluşmuştur. Bu bakımdan kıyıda yalınayak dolaşmak imkansızdır. Geçmişte olduğu gibi, Ölüdeniz, birçok konaklama yerleri ve spa tedavileri ile her yıl on binlerce ziyaretçiyi cezbetmeye devam ediyor. Modern bilim, eşsiz mineral içeriği ile onun tedavi edici ve gençleştirici özelliklerini kanıtlamıştır. Zengin mineralli sularında yıkanmak için dünyanın her tarafından gelen insanlarla, doğal sağlık tedavisi ve güzellik bakımı nedeniyle Lut Gölü, tanınmış bir merkez haline gelmiştir.