• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Zihnin Geleceği ZEKİ HOZER

Zihnin Geleceği

zeki.hozer@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 14 Mart 2020, 19:11

Michio Kaku, Zihnin Geleceği isimli kitabında 'Tüm doğadaki en büyük iki gizem zihin ve evrendir' der. Öyle ya, şu andaki teknolojimizle milyarlarca ışık yılı uzaklıktaki galaksilerin fotoğrafları çekilebiliyor, insan genom analizi ile kromozomlar yeniden dizilebiliyor ve nükleer fizik biliminde atomlar parçalanabiliyor. Ancak bir yandan da evren ve beyin hala ulaşılmaz çünkü Samanyolu'nda 100 milyar yıldıza eş, beynimizde de 100 milyar nörona sahibiz ve bunların gizleri henüz açıklanabilmiş değil!

YENi BiR MODEL
Newton, tarihte ilk defa hareket halindeki nesnelerin davranışını ortaya koymuştu. Bu, o zamana kadarki nesnelerin hareketlerini açıklamaya yetti. Einstein, Newton'un cisimlerin hareketine uzay düzleminde etki eden kuvvetler yorumunu katarak yeni bir model yarattı. Burada yeni değişken, uzay zaman eğrisi idi. Genel bir anlatımla, dünyadaki bir nesne üzerinde dünyanın kuvvet uygulaması sonucu bir hareket oluşmamakta, uzay zaman dünya tarafından gerildiği için eylem gerçekleşmektedir. Einstein böylece tüm evrenin geleceğinin simüle edilebilmesinin yolunu açmıştır.
İlginç bir şekilde, bu simülasyon, geleceği ve geçmişi değerlendirerek, zamanda simülasyon yapan özel bir bilinç olarak insan beynini bize düşündürür.

"DÜNYA KÖYÜ"
Darwin, 'insan ile gelişmiş hayvanlar arasındaki büyük fark, kesinlikle türe değil evreye bağlıdır' der. Biliyorsunuz, yaklaşık 30 ila 200 bin yıl önceki zamanlarda küçük topluluklar halinde yaşayan insanlar, birbirlerine homurtu şeklinde oluşturdukları seslerle iletişim kuruyorlardı, binlerce yılda dillerini ve sembolleri ile birlikte ifade biçimlerini geliştirdiler.
Köy, şehir, ülke ve impartorlukları dil ile oluştururken, şimdilerde de internetle bir 'Dünya Köyü' halinde iletişim ağı kurmaktalar, belki de gezegen bir bütün halinde anı, duygu ve düşüncenin online/ realtime gerçekleştiği bir beyin haline dönüşme noktasında.
Bu oluşumda, artık digital platforma girmenin aracıları olan bilgisayar faresi ve klavye gibi enstrümanlara gereksinim duyulmadan doğrudan zihin etkileşimleri ile telepatik yöntemlerin kullanılacağını belirtmeye bile gerek yok!

TARİHE GÖMÜLECEK
Bugün, 'Katom' denilen programlanabilir madde projeleri üzerinde çalışılıyor:
Nanoteknolojik PC Chipleri, ihtiyaç hissettiğiniz maddeyi (telefon, bilgisayar vs) anında yapabileceksiniz!
Bunun organik formunda, yapay anılar yerleştirerek istenilen kişiliğin oluşturulduğu insanlar söz konusu olacak! Genetik, elektromanyetizma ve değişik tıbbi ekipmanlar ile yakın gelecekte belleklerimiz değiştirilerek zekanın geliştirilmesi sıradan bir uygulama halinde olacak.
Belleğin yapısını oluşturan Thalamus, Hipokampus ve prefrontal korteksin görevini, bir chip yapmak için sabırsızca kapasitesini artırıyor!
Bu aşamada, deforme olmuş proteinler olan 'prionlar'ın yaptığı alzheimer gibi hastalıkların tarihe gömüleceğini söylemek bile gereksiz.

SAYISIZ İPUCU
Dr. Davis, 'Kaçınılmaz olarak biyolojik zeka, yalnızca geçici bir olgu!
Evrendeki akıl evriminin kısa süren bir evresi. Uzay ve evren, biyoloji sonrası bir yapı için bizlere sayısız ipucu veriyor" diyor.
Sonuç olarak, New York City Üniversitesi'nde Teorik Fizik Profesörü olan ve sicim kuramını oluşturan ekibin bir üyesi olan Michio Kaku kitabında, sizleri çağlar sonrasına bir gezintiye davet ediyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.