Geçenlerde Meteoroloji Genel Müdürlüğü ülkemizde en yüksek sıcaklığın 49.5 derece ile Eskişehir Sarıcakaya'da ölçüldüğünü açıkladı. Dünyadaki gelişmeler de bundan farklı değil. Fortune Brainstorm Tech Konferansı'na katılan Al Gore, durumu kendine özgü cümlelerle açıklamaya çalışmıştı: Gökyüzünü açık bir lağım gibi kullanmayı bırakmazsak, kutsal kitaplarda tasvir edilen kıyamete benzer doğa olaylarını yaşamaya devam edeceğiz. Gazeteci Jessica Matthews'in sorularını yanıtlayan Gore, "Her gün insanlık, gökyüzündeki küresel ısınmayı tetikleyen birkaç kilometrelik ince tabakaya 162 milyon ton atık bırakıyor. Ve bunlar yüzlerce yıl orada kalıyor!" diyerek durumun vehametini ortaya koydu.
ANA FAİL FOSİL YAKITLAR
Küresel ısınma suç dosyasının ana faili fosil yakıtlar! Petrolden kömüre bu sektör, üretim ve tüketim sürecinde 5.9 trilyon dolarlık bir sübvansiyondan faydalanmış ve hiçbir ülke, yakıtların arz ve çevresel maliyetlerini tam yansıtacak ölçüde fiyatlandırmamış. Yani Dünya, el birliği ile karbon emisyonlarını hızla yükselterek iklim krizinin ateşini körüklemekte! Halbuki, devletler ve dev gaz&petrol şirketleri üretimi azaltma ve emüsyonları düşürme konusunda hemfikir görünüyor! Hatta ExxonMobil gibi küresel şirketler, düşük karbonlu yakıt için alg teknolojisine yatırım bile yaptıklarını duyurmaktan mutluluk duymakta ama öte yandan ExxonMobil CEO'su Woods, petrol üretimini iki katına çıkarmaktan bahsediyor. Tüm dünyada sondaj sahaları genişliyor! Analist Mike Coffin gibi bilim insanları, çok acil olarak fosil yakıt tüketiminin yasaklanmasını talep ediyor ve ekliyor: Küresel ısınma stabilizasyonu ancak fosil yakıttan uzaklaşılarak sağlanabilir. Devletler, bu endüstriyi desteklemekten vazgeçmeli. Bu, insanlığın geleceği için en kritik tercih! Bunlar yapılmazsa olacakları herkes biliyor: Sıcak hava dalgaları daha yoğun ve sık hale gelip daha uzun sürecek! Zaten Avrupa'dan Çin'e tüm dünya kavruluyor. Her yerde termometreler yeni rekorları gösteriyor. Bu durum sadece yaşam konforu ile ilgili sorun oluşturmuyor elbette, küresel ekonomiyi de olumsuz etkiliyor. Aşırı sıcaklık üretkenliği azaltıyor, iş başı ölüm oranlarını da arttırıyor. Dünyada açık havada çalışan 100 milyonun üzerinde insan var, nitekim geçen hafta İtalya'da tabela boyayan bir işçinin vefat haberini okuduk! 2022'de yapılan bir çalışmada, sadece 1992 ila 2013 yılları arasında, küresel ısınma sonucu küresel ekonomi hasarının 30 trilyon doları bulduğu hesaplanmış. 50 derecelik sıcaklıklarla, insanın binlerce yıllık bir evrimle geliştirdiği iki milyonu aşkın ter bezinin mücadele etmesi zor!
DÜNYANIN HASSAS DENGESİ
Devletler, BM ve G20 gibi organizasyonlar, eğer fosil yakıt kullanımını yasaklayamazsa, 8 milyar insanın yarısı, takvimler 2100'ü göstermeden ölümcül ısıya maruz kalacak. Yani 2070'li yıllarda, aşırı sıcaklık nedeni ile göç eden kitlenin bir ila 3 milyar arasında olacağı öngörülüyor. Bunlar, güzel mavi gezegenemiz için kıyamet alametleri... Dünyanın hassas dengesi sarsılıyor. Gezegenin dinamikleri ile birlikte, insanın hücresel ölçekte metabolizması da dejenerasyona uğruyor! Kutsal kitaplar, kıyameti bildirirken, dünyanın yaradılışından da bahseder, 'O'ndan geldik, O'na döneceğiz' der. Evren, 14 milyar yıl önce çok sıcak sıkışmış bir kitle halinde imiş, sonra soğuyarak yıldızlar ve gezegenler oluşmuş. Zamanla da insan, düşünen bir beyin ile kompleks bir vücuda sahip olarak yaşama tutunmuş. Umarız, insanlığın fosil yakıtlarla yarattığı uygarlık, kendi kıyametinin taşlarını döşememiştir!