ABD'nin direkt olarak müdahale edemediği ülkeleri, uzaktan dizayn etme girişimleri sürekli olarak yeni yöntemlerle ortaya çıkmaya devam ediyor. Terör eylemleri, ajan faaliyetleri, PKK/YPG gibi silahlı örgütler aracılığıyla sınırlara yönelik saldırılar, siyasal açıdan ve dolaylı yoldan yapılan yönlendirmeler hiç bitmiyor. Gizli saklı yapılanları sıradan vatandaşlar olarak elbette bilmiyoruz ama açık seçik, kamuoyunun gözü önünde bazı yapılanlar ise çileden çıkartacak cinsten oluyor. ABD'nin Ankara Büyükelçiliği'nden CHP'nin İstanbul Maltepe'deki mitingi öncesi Türkiye'deki vatandaşlarına yönelik yapılan uyarı da tam olarak bu türden bir girişim.
İTİBARSIZLAŞTIRMA AMAÇLI
Türkiye'de güvenlik güçleri vatandaşın can güvenliğini korumayı bir kenara bırakıp bizzat vatandaş için güvenlik tehdidi oluşturuyormuş gibi bir algı yaratılmak isteniyor. Ve üstelik bu girişim, ülkedeki muhalefet partileri kullanılarak yapılıyor. Muhalefet partilerinin temsilcileri, belediye başkanlarıyla içeriği hakkında kamuoyuna tatmin edici hiçbir açıklama yapılmayan görüşmeler yetmiyormuş gibi bir de vatandaşların gözünde polis ve asker itibarsızlaştırılmaya çalışılıyor. Sözde ülkemizdeki ABD vatandaşlarına yönelik yapılan bu uyarının arkasında Türkiye'de iktidarı desteklemeyen ya da herhangi bir konuda eleştiren kimsenin can güvenliğinin olmadığı algısı yaratma amacı yatıyor. Farklı görüşleri olan herkesin güvenlik güçleriyle başının derde girebileceği ima ediliyor.
ABD POLİSİ MASUM DEĞİL
ABD'de polisin kendi vatandaşı olan siyahileri öldüresiye dövüp işkence ettiği bir sürü toplumsal olay varken, birçok ABD vatandaşının polis şiddetine maruz kaldığı video ve fotoğraflar ortadayken, Türkiye'de herhangi bir Türk vatandaşının sırf bir siyasi parti mitingine katıldığı için polisin orantısız gücüne maruz kalabileceği endişesi yayılmak isteniyor topluma.
MUHALEFETTEN SES YOK
ABD'nin bu üstten bakan sinsi provokasyonu, başka bir ülkenin iç işlerine doğrudan müdahale olarak görülebilecek ve her kesimin ortak tepki göstermesi gereken bir konu olarak öylece dururken muhalefetin tepkisizliği kabul edilebilir bir durum değil. Üstüne üstlük bu sinsi uyarının üzerinden iki gün bile geçmeden ABD Büyükelçisi Jeffrey Flake, diğer muhalefet partilerine nezaket ziyaretine çıkabiliyor. Önce İYİ Parti ardından da HDP Genel Merkezlerinde Türkiye'nin iç ve dış politikası hakkında görüş alışverişinde bulunabiliyor. İktidara ülkenin milli meseleleri dahil hiçbir konuda destek vermeyen muhalefet temsilcileri de ABD büyükelçisi ile ülkenin iç meselelerini masaya yatırıyor. Herhalde sadece bu açıdan bakıldığında bile Türkiye'deki muhalefetin milli meselerde dahi sorunlu bir bakış açısına sahip olduğu görülecektir.
ÜST ÜSTE MANİDAR ZİYARETLER
Geçtiğimiz gün Türkiye'deki ABD vatandaşlarına yönelik yapılan provokatif uyarı sonrası Dışişleri Bakanlığı'na çağrılan ABD'nin Ankara Büyükelçisi Jeffrey Flake, önceki gün İYİ Parti ve HDP'ye manidar ziyaretler gerçekleştirdi. İYİ Parti'den ziyarete ilişkin yapılan yazılı açıklamada, Genel Başkan Meral Akşener'in, siyasi partilere nezaket ziyaretinde bulunan ABD Büyükelçisi Flake'i kabul ettiği belirtilerek, "1 saat süren görüşmede dünyadaki gelişmeler ve Türk- Amerikan ilişkileri hakkında görüş alışverişinde bulunuldu. Görüşmede İYİ Parti Uluslararası İlişkiler Başkanı Ahmet Kamil Erozan da hazır bulundu" ifadelerine yer verildi.
HDP'YE DE GİTTİ
Flake, bir ziyaret de HDP Genel Merkezi'ne gerçekleştirdi. Görüşme, ABD Büyükelçiliği'nin resmi hesabından İngilizce ve Türkçe olarak 2 dilde paylaşıldı. Yapılan paylaşımda, "Büyükelçi Flake, HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile bir araya geldi. Görüşmede ABD-Türkiye arasındaki bağlar ele alındı" ifadelerine yer verildi. HDP ise ziyarette siyasi ve bölgesel gelişmeler hakkında görüş alışverişinde bulunulduğunu duyurdu.
ABD'NİN UYARISI TEPKİ ÇEKMİŞTİ
ABD Büyükelçiliği'nin Türkiye'deki vatandaşlarına yönelik yayımladığı, "Geçmiş protestolarda tazyikli su, göz yaşartıcı gaz ve öldürücü olmayan mermiler kullanıldı. Bu mitingde de benzer önlemlerin alınması kuvvetle muhtemeldir. Öngörülemez olabileceği ve şiddete dönüşebileceği için gösterilerden ve protestolardan kaçının" mesajının ardından Türkiye'den de misilleme gibi bir yanıt gelmişti. Dışişleri Bakanlığı, ABD'deki Türk vatandaşlarını polisin toplumsal olaylardaki orantısız güç kullanımı ile ilgili uyarmıştı. Öte yandan, ABD Büyükelçisine de duyulan rahatsızlık iletilmişti.