Rus gazına alternatif arayışı
RUSYA Ukrayna savaşı, dünya için tedarik zincirlerinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Birçok Avrupa ülkesi bir yandan gıda diğer yandan ise derin bir enerji kriziyle karşı karşıya kaldı. Devletler kış aylarına kadar krizi derinleştirmemek adına bir yandan yeni rotalar oluşturmaya çalışırken diğer yandan da devreden çıkardıkları geleneksel yöntemlere geri dönme yoluna gitti.
ESKİ YÖNTEMLER DEVREDE
Avrupa'da çevreci olmadığı gerekçesiyle zamanla azaltılan kömür ve nükleer enerji santrallerinin yenilenerek kademeli olarak tekrar devreye alınması ve ömürlerinin uzatılması gündeme geldi. Rusya'nın savaş öncesindeki agresif tutumunu dikkate alıp önlem almayan, özellikle enerjide Moskova'ya bağımlılığını azaltmak için alternatif üretmeyen devletlerde, şu an derin bir korku yaşanıyor.
Örneğin Almanya, soğuk kış günlerinde vatandaşların ısınma sorununa çare bulmak ve sanayinin enerji ihtiyacını karşılamak için kömüre dönüş başlattı. Rusya'nın gaz gönderimini kısıtlamasının ardından ülkenin iki meclisi, kömürle çalışan elektrik santrallerini yeniden çalışır hale getirmeyi kapsayan yasayı onayladı.
TASARRUF ÇAĞRILARI BAŞLADI
Krizin sadece bu yolla çözülemeyeceğinin farkında olan Başbakan Olaf Scholz, Alman halkına da seslenerek, "Önümüzdeki aylarda hepimiz sanayi, haneler, kasabalar ve topluluklar ne kadar çok enerji tasarrufu yaparsak o kadar iyi" dedi.
Öte yandan geç de olsa Rus gazına alternatif arayışına giren Avrupa, Azerbaycan'a yöneldi. Önceki gün Bakü'ye giden Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile enerjide işbirliği anlaşması yaptı. Aliyev, bu hamleyle Avrupa'nın enerji haritasını tamamen değiştirdiğini vurgularken, Leyen ise ilk etapta Azerbaycan'dan gaz ihracının ikiye katlanacağını söyledi.
Ukrayna'ya saldırıdan önce bile Rusya'nın Avrupa için güvenilir bir enerji ortağı olmadığını söyleyen Leyen, "AB, ek kaynakların çeşitlendirilmesine odaklandı ve güvenilir ortaklarla çalışmaya başladı. Bu anlaşma aracılığıyla Güney Gaz Koridoru'nun genişletilmesine olan bağlılığımızı ifade ediyoruz. Avrupa'ya her yıl 8 milyar metreküp doğalgaz aktarıyoruz ve ilerleyen yıllarda bu hacmi 20 milyar metreküpe çıkaracağız. İlk etapta önümüzdeki yıl ise 12 milyar metreküpe çıkaracağız ve bu Rusya'dan kesilen gazın telafisine ve Avrupa'nın enerji arzına önemli katkı sağlayacak" ifadelerini kullandı.
ZARARSIZ ÇIKMAK İMKANSIZ
Türkiye'nin de kritik önemde olduğu Güney Gaz Koridoru Avrupa'nın tedarik sorununu şimdilik çözecek gibi görünse de artan maliyetlerin etkisinden nasıl kurtulacağı net değil. Tedarik zincirlerindeki bozulma, artan hammadde kıtlığı ve enerji piyasalarında savaşın neden olduğu belirsizlik dünya çapında fiyatları yükseltmeye devam ediyor. Bu olumsuz süreçten Türkiye de dahil hiçbir ülkenin bireysel tedbirlerle zararsız çıkması imkansız ancak iyi planlamalarla zararın en aza indirilmesi mümkün olabilir. Ülkemizin bugüne kadar doğalgazda dışa bağımlılığı azaltmaya yönelik yaptığı çalışmaların olumlu sonuçları önümüzdeki süreçte daha net ortaya çıkacak.
TAHIL KORİDORU ÇIKIŞ OLACAK
RUSYA'NIN savaş yüzünden limanlarından çıkışına izin vermediği tahıl gemileri, birçok ülkede insani krize varabilecek sonuçlar doğurdu. Bu konuda Türkiye'nin de girişimleriyle yapılan toplantılardan henüz net bir netice alınamasa da Birleşmiş Milletler'in de dahil olduğu sürecin olumlu sonuçlanması gıda krizinin etkilerinin azaltılmasında kritik rol oynayacak.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.