Zümrüt Yılmaz

Toplumsal eleştiri böyle bir şey değil

Seçim sonuçlarının kendini aydın sananlar ve sanat camiamızın bazı ünlü isimlerinde yarattığı hüsran öyle büyük bir boyuta ulaşmış durumda ki insan nasıl bu kadar milletlerinden nefret edebildiklerine inanamıyor. Deprem bölgesindeki vatandaşlara yardım ettiğine pişman olanlar mı dersiniz, milletin aklıyla alay edenler mi dersiniz yok yok. Alenen nefret kusuyorlar muhalefetin seçimde Erdoğan ve Cumhur İttifakı'nın gerisinde kalmasına. Sanırsınız toplum sadece onların görmek istediği kitleden ibaret.

NEFRET SAÇAN İSİMLER
Sanırsınız şarkıları, filmleri toplumun diğer yarısına ulaşmıyor, onlar tarafından takip ve takdir edilmiyorlar. AK Parti ve Erdoğan düşmanlığı o kadar gözlerini bürümüş ki bütün bunlar akıllarının ucuna bile gelmiyor sosyal medya hesaplarından nefret saçarken. Halbuki böyle olmamalı. Ne siyaset ne de sanat sadece belli bir kitlenin tekelinde değil çünkü.
Toplumu sarıp sarmalaması, kucaklaması gereken kişilerin itici ve ötekileştirici tavırları yüzünden memleket kendisi gibi düşünmeyeni taşlayacak insanlarla doldu resmen. Bunu siyaset için yapanları geçiyorum onların kaybedeceklerinden çok kazanacakları var çünkü bu tavrın karşılığında. Peki ya sanatçılarımız? Onlar ne kazanıyorlar böyle davranarak!

KİMSENİN HADDİ DEĞİL
Doğduğumuz, büyüdüğümüz coğrafyayı da bu coğrafyanın insanlarını da bu kadar küçümsemek kimsenin haddine değil. Kimse o kadar ileri gitmemeli toplumsal eleştiri yaparken. Zaten toplumsal eleştiri de böyle bir şey değil. Hele sesleri milyonlara ulaşan sanatçıların bu kadar nefretle bizzat kendi hitap ettikleri halka saldırmaları kadar büyük bir saçmalık olamaz. Bakın ne demiş Banu Avar, aydın ve sanatçı kesimimiz için: "Bazı 'aydınlar' kendi milletlerinden tiksindiklerini ifade ediyorlar. Acaba bu millet onları ne yapsın! Batı'dan başka kuş tanımayan, yaşam boyu Fransız, İngiliz, İsveçli doğmayı hayal eden, onların solculuğunu onların sağcılığını taklit eden, özenerek doğan özenerek ölen aydıncıklardan çekti bu millet ne çektiyse! Belki de halk onlar yüzünden bir türlü yalan dolan partilerinden kurtulamıyordur!! O kadar iticiler ki!" Şimdi bütün o nefret söylemlerini okuyup, dinleyip yapılan bu tanımlamayı haksız bulabilir misiniz?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.