Seçime sadece birkaç gün kaldı.
Birçok kişi sandığa gittiğinde kime oy vereceğini artık biliyor. Ama hala birileri, Sinan Oğan ve Muharrem İnce'nin 'adaylıktan çekiliyoruz 'demelerini bekliyor.
Hala mı ya hala mı? Bu saatten sonra İnce ve Oğan adaylıktan çekilse onlara oy verecek kişiler de koşarak kimi işaret ederlerse ona mı oy verecek yoksa sandığa gitmekten mi vazgeçecek? İşte konuyla ilgili dikkatten kaçan temel sorun bu...
HAKARETLER UÇUŞUYOR
Özellikle sosyal medyada iki isme yönelik vatan hainliğine varan hakaretler söz konusu. Ve sanılıyor ki bu saldırılara rağmen o seçmenin oyu kazanılacak.
İnanılır gibi değil gerçekten! İşte size o hakaret dolu mesajlardan birine verilen uzunca bir cevabın bir bölümünü aktarmak istedim. Aktarayım ki İnce ve Oğan'ı ya da onlara oy vermek isteyenlerin bu çirkin saldırılar karşısındaki hislerine de tercüman olmuş olalım.
İnce'nin vatan haini olmakla suçlandığı bir paylaşıma bizzat İnce'yi destekleyen bir vatandaşın verdiği cevap şöyle:
İNCE Mİ SEÇMENİ Mİ?
"Maalesef a'dan z'ye herkes olayın özünü kaçırıyor. Çekilmek dahil, herhangi bir şeye ikna edilmesi gereken Sayın İnce değil, seçmeniydi. İnce'nin sadece bir oyu var kendi adına. Çekildiği anda Kılıçdaroğlu'nun namına 4 milyon oy yazılmıyor.
İnce seçmeninin başta saygısını, sonra sevgisini ve sempatisini sonuçta da oyunu kazanacaktınız. Ne yazık ki bize bu dilden başka bir şey vaat etmediniz.
3 Mart'tan beri İnce ve seçmenini hedefe koyup trol ordularını saldırtıp, küfürler ve tehditler ettirip aşağılamak yerine o seçmene vaat edilen 'sözde' hoşgörü gösterilseydi belki çok başka şeyler olacaktı.
Fetullahçılara ve PKK'lılara vaat edilen 'helalleşme' keşke Atatürkçü ve milliyetçi seçmene de vaat edilip aynı muamele yapıldaydı mesela... Hoş bunun sebebi de zaten muhtemel başarısızlığın kılıfı hazırlamak. Belki İnce'yi temayülle seçen üyeler, hatta tüm destekçileri Sayın İnce'yi çekilmeye ikna edip omuzlarda taşırdı.
O yüzden beyinlerini kullanmaktan aciz, siyasi strateji üretmekten yoksun her biriniz lütfen artık çenelerinizi kapayın!
Hadlerinizi bilin! Daha fazla terbiyesizlik yapmayın! Biz sizin şamar oğlanınız ya da koyun sürünüz değiliz!"
Muhalefetin içinde bulunduğu bu saçma sapan durum daha iyi anlatılamazdı herhalde...