Kongre mi hesap kesim tarihi mi?

CHP'nin ilçe kongreleri, bugüne kadar hiç rastlamadığımız kadar hararetli geçiyor. CHP kongreleri de kurultayları da zaman zaman tartışmalara, atışmalara sahne olurdu ancak bu defakiler diğerlerinden tamamen farklı.
Zaten kurultaya giden süreçte İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Grup Başkanı Özgür Özel gibi isimlerin değişim bayrağı açması koltuğunu korumaya çalışan Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nu uzun bir süredir zorluyor. Bütün seçim başarısızlığının sorumluluğu CHP liderinin üzerine yıkılmaya çalışılıyor. Ortak bir başarısızlık tablosu değil de Kemal Bey tek başına kaybetmiş gibi lanse edilmeye çalışılıyor.

BİRİKMİŞ HESAPLAR VAR
Bu büyük olumsuz tabloya karşı tek başına kalan CHP lideri bir de ilçelerdeki hesaplaşmaların muhatabı yapılıyor. Yanlış seçim stratejilerine zamanında itiraz etmeyen partililer şimdi birikmiş hesaplarını kesmeye çalışıyor. Eski il ve ilçe başkanları, eski vekiller kısacası Kılıçdaroğlu'nun yeni CHP'de yer vermeyip köşeye attığı kim varsa, kürsüden isyan bayrağı açıyor.
Partiyle ilgili tüm eleştirilerini kongrelerin malzemesi yapıyor. Çoğu, partide Kılıçdaroğlu'nun varlığını sağlamlaştıran yeni kadroların delege dengelerini eş dostla ele alıp yönetimi sürdürmesiyle sonuçlanan kongreler haliyle hem CHP liderinin hem de mevcut kadrolara tepkinin adresi oluyor. CHP örgütçü gelenekten gelen bir parti olduğu için, il ve ilçe yönetimleri seçim döneminde kendilerine gereken önemin atfedilmediğini düşünüyor ki bunda hiç de haksız sayılmazlar.

ORTAYA DÖKÜYORLAR
Çünkü partide ittifak ortaklarına jest yapmak, onlara listelerde alan açabilmek adına ciddi kıyım yapıldı. Kendi il ve ilçelerinde vekil listelerinde yer verilmeyen kim varsa fırsat bu fırsat deyip partiyle ilgili ne kadar eleştirileri varsa kongrelerde kürsüden ortaya döküveriyor. Kendilerini partinin emekçileri olarak gördükleri halde seçim sürecinde meydanlarda başka partilerin mensupları için oy istemek zorunda bırakıldıklarını dillendiriyorlar daha çok. Vekil olarak vatandaşta karşılığı olan isimler de listede gerçek CHP'lilere yer verilmediğinden şikayet ediyorlar. Ve haklı eleştirilerinin bari yerel seçime gidilen bu kritik süreçte görülmesini, duyulmasını istiyorlar. CHP'de Genel Başkan Kılıçdaroğlu, İmamoğlu tehlikesini şimdilik bertaraf etmiş durumda ama kendisiyle ilgili tehlike sadece birkaç değişimci isim değil. Kongre takvimi işlerken tabandan gelen asıl rahatsızlığa da maruz kalmaya devam edecek. Kılıçdaroğlu değişimcilere direnmeyi başarsa da büyük kurultaya kadar partisi ve yeni kadrolarla ilgili daha çok özeleştiri dinlemek zorunda kalacak. CHP kendi iç hesaplaşmasından sıyrılma aşamasına geldiğinde ise daha büyük bir sorun olan yerel seçim ittifakları ile ilgili tartışmalar tavan yapacak.
Anlayacağınız ana muhalefet partisinde yerel seçimlere kadar görülecek, kesilecek daha çok hesap var.