• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
İmamoğlu’na destek meselesi ZÜMRÜT YILMAZ

İmamoğlu’na destek meselesi

zumrut.yilmaz@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 11 Mart 2024, 22:44
Bir siyasetçi için seçim kazanmak kadar seçime kadar giden süreci yönetmek de çok önemli. Bugünlerde bunun örneklerine art arda o kadar çok şahit oluyoruz ki herkes lider olamaz, NET. Siyaset, özellikle Türkiye gibi lider odaklı ülkelerde bir tür krizleri yönetebilme sanatı. Siyaset yapanların olmazsa olmaz özelliklerinden ve siyasi varlıklarını sürdürebilmeleri için en gereken şeylerden biri de krizlerle doğru hamlelerle baş edebilmeleri.

NEZAKETSİZLİĞİ UNUTTU
Geçtiğimiz hafta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in burada kendi makamına aday gösterilen Karşıyaka Belediye Başkanı için kılını dahi kıpırdatmazken İstanbul'a Ekrem İmamoğlu'na desteğe koşması çok tartışma yarattı. Soyer'in partisi tarafından aday gösterilmeyeceğini son dakika öğrendiği ve kendisine siyaseten en hafif tabirle nezaketsizlik yapıldığı sözleri daha hafızalardayken küskün olduğu partisi için bu kadar canla başla çalışıyor olması gerçekten şaşırtıcı. Madem aday yapılmamak kendisini İzmir'deki seçim kampanyasına destek veremeyecek kadar üzdü o halde İstanbul'da İmamoğlu'na desteğe neden gitti? Soyer'in tavrındaki büyük tutarsızlık öyle göze çarpıyor ki kendisi hakkındaki olumsuz tabloyu daha da olumsuz hale getiriyor. Partisine destek veren bir neferden çok bu işten bir çıkarı olan birine benziyor. Yani gösterdiği tavır o kadar üzerinde durmuyor ki, insan ister istemez seçimden sonrası için Soyer'in bir hesabı olduğuna inanıyor.

GERÇEKTEN DESTEK Mİ?
Ayrıca bir taraftan İstanbul'a destek verdiğini sanırken partisi tarafından İzmir'e aday gösterilen kişiyi zayıf gösteriyor.
Nitekim Cemil Tugay'ın kendisi de bu durumdan rahatsız olduğunu, Soyer'in kendisiyle fotoğraf bile vermek istemediğini, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yalnız bırakıldığını, hatta çoğu partilinin partinin kazanması için değil kaybetmesi için çalıştığını söyleyecek kadar açık şekilde süreci analiz ediyor basına verdiği demeçlerde. Ki hiç de haksız sayılmaz.
Sonuçta Soyer'in İzmir Büyükşehir'e yeniden aday gösterilmemesi Cemil Tugay'ın suçu değil. Dolayısıyla faturanın ona kesilmesi de 'nezaketsizlik' Soyer'in deyimiyle. Madem partisine küstü ve bunun sorumlusu sanki Cemil Tugay'mış gibi gösterdi adaylığı açıklandığı günden bu yana, peki şimdi ne değişti? Benim gibi çoğu kişinin aynı sorunun cevabını merak ettiğine eminim.

ÇIKAR BİRLİĞİ SÖZ KONUSU
Burada siyasetin büyük bir fikir ve idealler birliğinden çıkar birliğine dönüşmesi durumu söz konusu büyük ihtimalle.
Soyer partisindeki Genel Başkanlık koltuğunda şu an yanlış kişinin oturduğunu düşünüyor. Ve partide yerel seçimlerden sonra yeniden lider değişimi yaşanacağına emin. Bu kimine göre Kemal Kılıçdaroğlu'nun geri dönüşü, kimine göre ise Özgür Özel'e altın tepsiyle sunulan Genel Başkanlık görevini gerçek sahibi olan Ekrem İmamoğlu'nun alacak olması.
Sonuçta hangi ihtimal gerçekleşir belki de hiç beklemediğimiz bir ismi Genel Başkan olarak görürüz CHP'de. Hatta belki de o koltukta kendisi oturma planları yapıyordur Tunç Soyer, kim bilir...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.